Hayızdan Dolayı Gusül Abdesti Almak Hakkında Hadisler

Hayızdan dolayı gusül abdesti almak ile ilgili hadisler…

Ümeyye bint-i Ebi Salt radıyallahu anha’dan, o da kendisine ismini açıkladığı Beni Gıfar’dan bir kadından, o kadın dedi ki:

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem beni devesinin palanının gerisine, terkisine bindirdi. Allah’a (c.c) yemin olsun ki Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem sabaha kadar devam etti ve devesini çöktürdü. Ben de palanın gerisinden indim, bir de ne göreyim, palanın gerisinde benden (bulaşmış) kan var, ilk gördüğüm hayız da o idi. Utancımdan deveye tutundum. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem benim durumumu ve kanı görünce, “(sana ne oldu?) Herhalde hayız gördün,” buyurdu. Ben de:

Evet, dedim. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem,”Kendini temizle sonra bir çanak su alarak içine biraz tuz at ve terkiye bulaşan kanı yıkayıp binitine dön,” buyurdu.

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Hayber’i fethettiği vakit ganimet malından biraz da bize verdi, dedi.

Her ne zaman hayızdan temizlense temizlik suyuna tuz kordu. Ölünce yıkanacağı suya da tuz konulmasını vasiyet etti. (Ebû Dâvûd, Taharet, 122/313)

Hadisin Açıklaması

Hakibe: Heybeye denir. Bir de devenin sırtına konan palanın gerisinde uzanan heybe gibi çula denir ki, palanın terkisindedir.

Palanın geri tarafına bağlanır, bazan içi doldurulur, üstüne binilir.

Kahıl: Palana denir.

Hadiste adı zikredilmeyen gıfarlı hanımın ismi “Leyla”dır. Hz. Ebû Zer’in hanımıdır.

Bu hadis-i şerif temizlik için tuzun kullanılabileceğine, undan yapılan bulamaçla ipliğin bulamaçlanabileceğine delildir.

Leyla radıyallahu anha Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in tavsiye ettiği tuzu cenazesinde de kullanmak üzere teberrüken vasiyet etmiştir.

*

Aişe radıyallahu anha’dan rivâyet edildiğine göre şöyle demiştir:

Esma radıyallahu anha Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yanına girdi ve Ey Allah’ın Rasûlü, birimiz hayızdan temizlenince nasıl yıkanacak, diye sordu. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:”Lifini ve suyunu hazırlayıp, evvelâ abdest alır, sonra başını yıkar ve su kılların dibine varıncaya kadar oğuşturur, arkasından bedenine su dökerek yıkanır, sonra pamuğunu alıp onunla da temizlenir,” buyurdu. Esmâ:

Ey Allah’ın Rasûl-i pamukla nasıl temizleneceğim, dedi. Hz. Aişe: Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in neden kinaye ettiğini ben anlamıştım. Esmâ’ya, birbiri ardına kullanacağın pamukla kan eserini temizleyeceksin dedim, diyor. (Ebû Dâvûd, Taharet, 122/314; Buharî, Kitâb’ul-Hayız, b. 15, s. 81, c. 1; Müslim, Kitâb’ul-Hayız, b. 13, n. 332, s. 260, c. 1; Neseî, Kitâb’ut-Tahâret, n. 252, c. 1; İbn-i Mâce Kitâb’ut-Tahâret, b. 134, n. 642, s. 210 c. 1)

Hadisin Açıklaması

Fırsa: Pamuk parçası, üstü tüylü bez parçası demektir. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem guslü tarif ederken, kadın tutunduğu bezi alır, onunla bulaşmış kan eserini siler, temizlenir diye tarif etmiş. Hz. Esmâ anlamayınca Hz. Aişe durumu kavrayarak Hz. Esmâ’ya izahını yapmıştır.

*

Aişe radıyallahu anha’dan:

Hz. Aişe Ensar kadınlarını överek haklarında iyi şeyler söyledi ve onlardan bir tanesi Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e geldi deyip evvelki hadisin manâsını nakletti. Ancak orada:

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem “misklenmiş pamukla” buyurdu.

Müseddet şöyle diyor:

Ebû Avâne rivâyetinde Fursaten = bir parça pamuk derken Ebû’l Ahves ise Karsaten = bir parça, dedi. (Ebû Dâvûd, Taharet, 122/315)

Hadisin Açıklaması

Mümesseke: Misklenmiş, Miskle kokulanmış demektir.

Hayız hali geçiren kadın hayızdan mütevvellit meydana gelen pis kokuyu gidermek ve uzvu daha iyi temizlemek için bez veya pamuk parçasını miske sürer sonra uzvunu temizler. Mümessekenin elle tutulmuş manâsına olduğunu söyleyenler de vardır.

*

Aişe radıyallahu anha’dan rivâyet edilmiştir:

Esmâ, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem sual sordu diye, evvelki hadisin manâsında rivâyet olundu. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Miskle kokulanmış bir parça (ile temizlenirsin), buyurdu. Esmâ:

– Onunla nasıl temizleneyim, dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem.

– Sübhanallah “Bez parçası ile temizlen,” buyurdu ve utanarak elbise ile yüzünü örttü, bu rivâyette şu da ziyadedir. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e cünüplükten yıkanmayı da sordu. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Suyu alır, en güzel en iyi şekilde temizlenir, sonra başına su döker kılların dibine yetişinceye kadar başını oğuşturur ve her tarafına suyu dökerek yıkanırsın.” buyurdu.

Aişe radıyallahu anha şöyle dedi:

Ensar kadınları ne iyi kadınlar, utanmaları onları dînî soru sormaktan ve dînî kültürlerini arttırmaktan alıkoymuyor. (Ebû Dâvûd, Taharet, 122/316)

Hadisin Açıklaması

Subhanallah: Aslında bir tenzih ifadesidir. Fakat burada hayret için kullanılmıştır.

Hayret, nasıl temizleneceğini bilmiyor musun? Bezle temizlenirsin buyurmuş ve bunu söylerken Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem utancından yüzüne bir elbise tutmuştur.

Kaynak: İbrahim Koçaşlı, Sünen-i Ebî Davud ve Tercemesi, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

LOHUSALIK NEDİR?

Lohusalık Nedir?

KADINLARIN ÖZEL HÂLLERİ (ÂDET, LOHUSALIK VE İSTİHÂZE) İLE İLGİLİ HADİSLER

Kadınların Özel Hâlleri (Âdet, Lohusalık ve İstihâze) ile İlgili Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.