Her Türlü Kötülükten Koruyan Haslet
Mü’min, iffetli ve hayâ sâhibi olmalıdır. Neden mi?
Nefsânî arzu ve hislerin bütün kuvveti tasavvurda olduğundan, iffet ve nâmusu korumak ve nefse hâkim olabilmek için kalbi dâimâ güzel hislerle, zihni de ulvî düşüncelerle meşgul etmek lâzımdır. Ayrıca bu hususta kötü arkadaşlardan sakınmak da çok mühim bir esastır.
Allâh'ın Resûlü şöyle buyurur:
“Yabancı (nâmahrem) kadınlar karşısında siz iffetli olun ki, sizin kadınlarınız da iffetli olsunlar. Babalarınıza iyilik edin ki, çocuklarınız da size iyilik etsinler. Özür dileyerek yanına bir kardeşi gelen kimse, ister haklı ister haksız olsun, onu kabûl etsin. Aksi hâlde Cennet'te havz-ı kevserde yanıma gelemez.” (Hâkim, IV, 170/7258)
İnsanlığın zîneti olan hayâ, sâhibini her türlü kötülükten muhâfaza eden mânevî bir kalkandır. İnsanın, Allâh’a ve kullarına karşı bütün vazîfelerini hakkıyla yerine getirmesini sağlar. Allâh'ın Resûlü hayânın bu tesir ve ehemmiyetini tebârüz ettirerek şöyle buyurur:
“İlk peygamberlerden itibâren halkın hatırında kalan bir söz vardır: «Hayâ etmedikten sonra istediğini yap!»” (Buhârî, Enbiyâ 54, Edeb 78)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları
BELA VE MUSİBETLER NEDEN GELİR?
https://www.islamveihsan.com/bela-ve-musibetler-neden-gelir.html