Himmet Nedir?
Yine aslî mânâsıyla “himmet” kelimesi de, “mânevî yardım” demektir.
Himmet taleb etmek; mânen üst derecede olduğuna inanılan sâlih zâtlardan, müşküllerin hâlli veya herhangi bir murâdın hâsıl olması için vesîle olmalarını istemektir. Bu ise, onların daha müstecâb, yani kabûle karîn olan duâlarıyla gerçekleşir.
Fakat şunu unutmamak gerekir ki her hususta “tevfik Allah’tandır”. Bütün nîmet ve muvaffakıyetleri ihsân eden; Allah Teâlâʼdır. Sâlih zâtların himmetleri/duâları ise, sadece bir vesîleden ibarettir. Onların duâları da Cenâb-ı Hakk’ın kabûlüne muhtaçtır. Allah Teâlâ dilerse kabul eder, dilerse etmez. Fâil-i Mutlak, yalnız Cenâb-ı Hak’tır.
Sâlih zâtların duâlarından istifâdeyle mânevî yardımlarını ifade eden “himmet” mefhumu da, günümüzde -maalesef- “maddî yardım” mânâsına hasredilmiştir. Üstelik bu maddî yardımın, âdeta bir “haraç” gibi zoraki alınması ise, “himmet” mefhumunun gönüllerdeki müsbet mânâsını ciddî derecede kirletmiş bulunmaktadır. İnsanları böyle haksız fedakârlıklara mecbur etmek ne kadar yanlışsa, bunu bir de “himmet” adı altında yapmak, daha ağır bir cürümdür. Zira haksızlıklara dînî bir kisve giydirmek, gönüllerin dîne-îmana olan muhabbet ve bağlılığının zayıflamasına sebep olur.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Altınoluk Dergisi 368. Sayı Ekim 2016