Hırsızlık ve Haksızlık Neden Günah?

Sorularla İslam

Hırsızlık ve haksızlık yapmak neden günahtır? Hırsızlık ve haksızlık yapmanın günahı nedir? Hırsızlık ve haksızlığın haram olduğunu bildiren ayet ve hadisler.

Dinimize göre insanın hayatı, ırz ve namusu gibi malı da mülkü de mukaddestir, dokunulmazdır. Bir insanın canına kıymak, ırz ve namusuna tecavüz etmek nasıl büyük günah ise onun malını haksız yere elinden almak da aynı şekilde haram ve günahtır.

Haksız kazanç denilince akla hırsızlık gelir, hırsızlıkla elde edilen kazanç gelir. Hile ile dolandırıcılıkla, yankesicilikle, yalan şahitlikle, rüşvetle ve benzeri meşru olmayan herhangi bir yolla başkasının malını elinden almak da bir çeşit hırsızlıktır ve haramdır.

HIRSIZLIK VE HAKSIZLIK YAPMANIN GÜNAHI

Allah Teala, Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur.

“Ey Müminler! Aranızda karşılıklı rızaya dayanan ticaret olması hâli müstesna, mallarınızı batıl (haksız ve haram yollar) ile aranızda yemeyin ve kendinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah size merhamet eder.” (4/Nisâ, 29.)

Peygamberimiz (s.a.v.) de şöyle buyurmuştur:

“Kim haksız bir iddiada bulunur, kendisinin olmayanı kendisinin yapmağa çalışırsa bizden değildir. O cehennemdeki yerine hazırlansın.” (İbn Mâce, “Ahkâm”, 6.)

İnanmış olan bir insan, hiç kimsenin malına haksız yere el uzatmaz. Tarlada, bağda ve bahçede komşularının hududuna tecavüz etmez.

Kişilerin mülkiyetinde olan mal ve topraktan haksız yere bir şey almak nasıl günah ise kamuya ait mal ve topraktan bir şey çalmak da aynı şekilde günahtır. Çünkü bunda topyekûn milletin, henüz tüyü bitmemiş yetimin hakkı vardır.

Haksızlık ve hırsızlıkla zimmetine mal, para ve toprak geçirenlerin kıyamet gününde cezalandırılacakları Peygamberimiz tarafından bildirilmiş ve şöyle buyrulmuştur:

“Kim haksız olarak başkasına ait yerden bir şey alırsa, kıyamet gününde gasp ederek aldığı yer ile yedi kat yere batırılır.” (Buhârî, “Mezâlim”, 13, Müslim, “Müsakât”, 30.)

“Bir kimse haksız olarak bir başkasının yerine tecavüz ederse, o yerin yedi katı da o kimsenin boynuna geçirilir.” (Buhârî, “Mezâlim”, 13, Müslim, “Müsakât”, 30.)

Hâlbuki Müslüman Müslümanın kardeşidir, ona zulmetmez, haksızlık yapmaz. Bilir ki bir gün Cenab-ı Hakk’ın huzurunda yaptıklarının hesabını verecek, yaptığı günahların cezasını çekecektir. Bunun içindir ki Peygamberimiz (s.a.v.), Müminlerin Allah’ın huzuruna haksız kazançla, kul hakkı ile gitmemelerini öğütlüyor, şöyle buyuruyor:

“Bir kimse din kardeşinin iffetine yahut malına haksız olarak dokunmuş ise, altın, gümüş bulunmayan (kıyamet) gününden evvel ondan helallik alsın. Aksi takdirde yaptığı haksızlık oranında onun iyiliklerinden alınıp hak sahibine verilir. İyiliği yoksa hak sahibinin günahlarından alınıp haksızlık edene yükletilir.” (Buhârî, “Mezâlim”, 10.)

Çünkü kıyamet günü herkese hakkı ne ise verilecek, hiç kimseye haksızlık yapılmayacaktır.

Kaynak: İslam İlmihali, Diyanet