Hüdayi Vakfı Kurbanları 40 Ülkeye Ulaştıracak

Hüdayi Vakfı’nın 2019 kurban faaliyetleri hakkında Hüdayi Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Serdar Eryılmaz ile konuştuk. Aziz Mahmûd Hüdâyi Vakfı, hayırsever vatandaşları dünyanın dört bir köşesinde yaşanacak kurban heyecanına ortak olmaya davet ediyor.

Aziz Mahmûd Hüdâyi Hazretleri’nin (1541-1628) asırlar önce başlattığı “Yoksulluk ve Cehaletle Mücadele” geleneğini devam ettirmek gayesiyle 1985 yılında kurulan vakfımız, hayırsever vatandaşları dünyanın dört bir köşesinde yaşanacak kurban heyecanına ortak olmaya davet ediyor. Bu yıl “Kurban Fedakârlık, Hakk’a Yakınlıktır” sloganı ile yola çıkan vakıf, kurban kesim bedelini; yurt dışında 750 TL, yurt içinde büyükbaş kurbanda bir hisse 1.550TL, küçükbaş kurbanda ise kıvırcık koç 1.450, büyük koç ise 1.700 olarak belirledi.

Kurban yardımları dışında yıl içerisinde dul ve yetimlerin, muhtaç ve kimsesizlerin, yoksul ve talebelerin maddi-manevi ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik eğitim, sosyal-kültürel hizmetler, basım-yayın ve insani yardım alanlarında yoğun faaliyetleri olan Vakıf, dünyanın dört bir yanına iyilik götürüyor. İslamveİhsan olarak Hüdayi Vakfı’nın 2019 Kurban faaliyetleri hakkında Genel Müdür Yardımcısı Serdar Eryılmaz ile konuştuk. Yapılan konuşmadan ara başlıklar...

“AMACIMIZ DUALARA ORTAK OLMAK”

Vakfın bu yılki yurt içi ve yurt dışı kurban çalışmaları hakkında bilgi veren Genel Müdür Yardımcısı Serdar Eryılmaz, kurban bayramı coşkusunu kurban kesme gücü olmayanlarla paylaşarak onların mutluluklarına ve dualarına ortak olmaya çalışacaklarını söyledi. Eryılmaz, “ Vakıf olarak 400 yıllık kadim ve köklü bir hayır-irşat geleneğini yaşatmaya devam ediyoruz. Türkiye’de ve 40 ülkede yoksulluğu ve cehaleti gidermek, yaralı gönüllere merhem olmak, ülkemizin ve İslam dünyasının nitelikli insan ihtiyacının giderilmesine katkıda bulunmak amacıyla faaliyet gösteren gönüllü bir teşekkülüz.” şeklinde konuştu.

 İSTANBUL’DA HALKIMIZA GÖNÜL HUZURUYLA KURBAN KESİM HİZMETİ VERİYORUZ

Vakfın yurt içi kurban organizasyonu hakkında bilgiler veren Eryılmaz “İstanbul’da Üsküdar ve Küçük Çamlıca’daki modern ve hijyenik kesimhanelerimizde kurbanları randevu usulüyle ehil kasaplar eliyle kestirerek halkımızın ibadetlerini gönül huzuruyla yerine getirmelerini sağlıyoruz. Buralarda kesilen kurban etlerinden vakfımıza bağış olarak bırakılan 3/1’lik kısmını kurban sahipleri adına İstanbul’da aylık düzenli olarak erzak paketi yardımında bulunduğumuz kurban kesme gücü olmayan yaklaşık 7 bin dar gelirli aileye dağıtıyoruz." dedi.

“YURT DIŞI VEKÂLET KURBANLARI 40 ÜLKEYE TAKSİM EDİYORUZ” ‘MAZLUM COĞRAFYALARA, MAHRUMİYET BÖLGELERİNE ÖNCELİK VERİYORUZ’

Yurt Dışında Vekâletle Kurban Kesim Organizasyonu hakkında da açıklamalarda bulunan Eryılmaz şöyle devam etti: “Milletimizin vakfımıza güvenerek ve teveccüh göstererek emanet ettiği vekâlet kurbanlarını Afrika, Asya, Balkanlar, Kafkasya, Orta Doğu, Uzak Doğu gibi farklı coğrafyalarda 40 ülkeye ihtiyaçları nispetinde dağıtıyoruz. Bangladeş (Arakan kampları), Filistin, Suriye (İdlib kampları), Yemen, Irak, Filipinler, Afganistan, Somali gibi savaş ve terör mağduru mazlum coğrafyalara, Burkina Faso, Nijer, Mali, Sudan, vb. yoksulluğun derinden hissedildiği ülkelere, mahrumiyet bölgelerine öncelik veriyoruz. Kesilen kurban etlerini Afet bölgeleri, Aşevleri, Çadır Kamplar, Kur’an Kursları, Medreseler, Talebe Yurtları, Yetimhaneler ve ihtiyacın en fazla olduğu yerlerde, mazlum coğrafyalarda dul-yetim, mağdur-muhtaç, mülteciler ve Kur’an talebeleri olmak üzere yüz binlerce kişiye ulaştırıyoruz. Yurt dışı kurban organizasyonunda faaliyet gösterdiğimiz ülkelerde bizzat kendi müesseselerimiz aracılığıyla gerçekleştiriyoruz. Kurbanlık hayvan alımından, kesim ve dağıtımına kadar tüm aşamalarında kurban ibadeti esaslarına uygun ve güven veren bir yapılanmayla büyük bir hassasiyet, îtina ve sorumluluk duygusuyla hareket ediyoruz. Vekâletlerini aldığımız kurbanları, bağış sahiplerinin isimlerini tek tek okuyarak, bizzat ilgili ülkelerde Hüdayi’nin vakıf kültürüne sahip ve vacip kurban ibadeti hassasiyetini iyi bilen kendi Türk personelimiz nezaretinde kesiyoruz. Ayrıca, kurban kesimlerinin sorunsuz bir şekilde yerine getirildiğini teyit etmek amacıyla, 70 civarında gözlemciyi kurban kesimi yaptığımız 40 ülkeye gönderiyoruz.

KURBAN SADECE VACİP BİR İBADETİN İFASI DEĞİLDİR. KURBAN PAYLAŞMANIN VE KARDEŞLİĞİN EN CANLI TEZAHÜRÜDÜR

Kurbanın vacip bir ibadet görevinin yerine getirilmesi yanında mazlum coğrafyalardaki mağdurlara umut olma, kardeşlik bağlarını güçlendirme, insanlık onurunu yüceltme, örnek bir Müslüman şahsiyeti sergileme ve muhtaçları sömürü düzenine terk etmeme gibi içerisinde birçok hikmet ve fayda barındırdığının da altını çizen Eryılmaz sözlerine şöyle devam etti: “Bir kurban hissesi” deyip geçmeyelim, benim bağışlayacağım bir hisse kurban, benim vesilemle dağıtılacak birkaç kilo et neyi değiştirir ki diye düşünmeyelim. Biz “Kurban “ET”ten ÖTE diyoruz. Kurban vesilesiyle bayramı milyonlarca kardeşimizle onlarca ülke ve bölgede beraber eda ederek bir ümmet buluşması gerçekleştiriyoruz. Milletimizin desteğiyle dünyanın öte uçlarında gönül coğrafyamızda tanımadığımız milyonlarca kardeşimizle yakınlaşmış oluyoruz. İslâm dünyasında sevgi, kardeşlik ve ümmet bilinci adına gönül köprüleri kurulmasına ve tebessümü unutmuş nice simaları sürura kavuşturmaya vesile oluyoruz.

İNTERNET ÜZERİNDEN DE BAĞIŞ YAPILIYOR

Hüdayi Vakfına kurban bağışında bulunmak isteyen hayırseverler bağışlarını;

  • Vakıf merkezlerinden makbuz karşılığı,
  • Anlaşmalı banka, PTT hesaplarına havale-EFT ile,
  • Anlaşmalı banka şubelerine bizzat giderek hesap numarasına gerek kalmadan kurumsal tahsilat yolu ile yapabilecekler.

Yurt içi kurban için kayıt yaptırmak, kesim sırası almak ve bağışlarla ilgili detaylı bilgi almak isteyenler vakfın 0216 428 39 60 numaralı çağrı merkeziyle irtibata geçebilirler.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.