Hul' Ne Demektir?

NE NEDİR?

Hul' ne demektir? Kısaca anlamı nedir? Bir fıkıh terimi olarak hul' ne demektir? Kur'ân-ı Kerim'de hul' ile ilgili olarak ne buyruluyor?

Sözlükte "çekip çıkarmak, soymak, soyunmak" gibi anlamlara gelen hul' ve muhâla'a kelimesi, bir fıkıh terimi olarak, kadının kocasına bedel ödeyerek boşanması demektir. Klasik İslâm hukukunda kocaya tek taraflı boşama hakkı verilmiştir. Dinî kayıt ve sınırlamalar hariç tutulursa, kocaya neredeyse bu konuda mutlak nitelikte bir hâk ve yetki tanınmıştır; bu hakkını, hâkimin veya karşı tarafın huzur veya rızasına bağlı olmaksızın tek taraflı kullanabilir. Kadın ise, belirli bazı durumlarda boşanma için mahkemeye başvurma hakkına sahiptir. Bunun yanında kocasının boşama hakkını kendisine vermesi halinde boşanma hakkına sahiptir (tefvîz-i talak).

Bunların dışında kadının, kocası ile anlaşarak evliliği sona erdirmesi de mümkündür; kadın bir bedel vermek veya birikmiş nafaka, mehir, iddet nafakası gibi alacaklarından vazgeçmek suretiyle kocasını boşanmaya razı eder. İşte bu tür ayrılığa muhâla'a veya hul' denir.

Kur'ân-ı Kerim'de hul' ile ilgili olarak; "Kadınlara verdiklerinizden (boşanma esnasında) bir şey almanız size helâl olmaz. Ancak erkek ve kadın Allah'ın yasalarını koruyamamaktan korkarlarsa bu durum müstesna. Şâyet karı ile kocanın, Allah'ın çizdiği sınırlarını hakkıyla muhafaza edemeyeceklerinden korkarsanız, kadının (erkeğe) fidye vermesinde her iki taraf için de günah yoktur." buyurulmuştur (Bakara, 2/229).

Muhâla'anın geçerli olabilmesi için, kadının reşit olması, kocanın da boşama ehliyetini haiz olması gerekir. Muhâla'ada bedel iki tarafın karşılıklı anlaşmalarıyla belirlenir. Ancak âyette de belirtildiği gibi kocanın vermiş olduğu mehri geri almak amacıyla huzursuzluk çıkarması helal değildir. Geçimsizliğe kadının sebep olması halinde ise, erkeğin kadına verdiği mehirden fazlasını alması hoş karşılanmamıştır.

Muhâla'a bir bâin talak sayılır, her ikisi de tekrar evlenmeyi istemeleri halinde, usulüne uygun yeni bir nikâhla, yeniden evlenebilirler.

Kaynak: Diyanet