Hz. Muhammed (s.a.v.) Nasıl Vefat Etti?
Hz. Muhammed (s.a.v.) nasıl vefat etti? Hz. Muhammed’in (s.a.v.) son anları ve vefatı...
Allâh’ın Resûlü’nün son anları, bu heyecanın zirvesinde yaşanmış bir vuslat demiydi. O, ömrü boyunca her hâlükârda Rabbinin emrine itaat ve muhabbet hâlinde olduğundan, ölmeden evvel ölerek vefâtını bir şeb-i arûs hâline getirmişti.
Hazret-i Âişe ve Hazret-i Ali’den (r.a.) rivâyet edildiğine göre, Peygamber Efendimiz’in vefâtına üç gün kala Cenâb-ı Hak her gün Cebrâil’i (a.s.) göndererek Resûlü’nün hatırını sormuştu. Son gün olunca Cebrâil (a.s.) bu sefer yanında ölüm meleği Azrâil de bulunduğu hâlde geldi. Cebrâil (a.s.):
“–Ey Allâh’ın Resûlü! Ölüm meleği senin yanına girmek için izin istiyor! Hâlbuki o, Sen’den önce hiçbir Âdemoğlunun yanına girmek için izin istememiştir! Sen’den sonra da hiçbir Âdemoğlunun yanına girmek için izin istemeyecektir! Kendisine izin veriniz!” dedi.
PEYGAMBER EFENDİMİZ'E İTAATLA EMROLUNAN MELEK
Ölüm meleği içeri girip Peygamber Efendimiz’in önünde durdu ve:
“–Yâ Resûlallâh! Yüce Allâh beni Sana gönderdi ve Sen’in her emrine itaat etmemi bana emretti! Sen istersen rûhunu alacağım! İstersen, rûhunu sana bırakacağım!” dedi. Peygamber Efendimiz:
“–Ey ölüm meleği! Sen (gerçekten) böyle yapacak mısın?” diye sordu. Azrâil (a.s.):
“–Ben, emredeceğin her hususta sana itaatla emrolundum!” dedi. Cebrâil (a.s.):
“–Ey Ahmed! Yüce Allâh seni özlüyor!” dedi. Peygamber Efendimiz:
“–Allâh katında olan, daha hayırlı ve daha devamlıdır. Ey ölüm meleği! Haydi, emrolunduğun şeyi yerine getir! Rûhumu, canımı al!” buyurdu.
PEYGAMBERİMİZİN SON SÖZLERİ
Peygamber Efendimiz, yanındaki su kabına iki elini batırıp ıslak ellerini yüzüne sürdü ve:
“–Lâ ilâhe illallâh! Ölümün, akılları başlardan gideren ıztırap ve şiddetleri var!” buyurduktan sonra, elini kaldırdı, gözlerini evin tavanına dikti ve:
“–Ey Allâh’ım! Refik-ı A’lâ, Refîk-ı A’lâ (yâni yüce dost, yüce dost)!..” diye diye Rabb’ine duyduğu aşk ve iştiyâkın tezâhürü olan nice ulvî hâtıralarla dolu bir ömrü ardında bırakarak bu fânî âlemden hakîkî âleme hicret etti.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Son Nefes, Erkam Yayınları