Hz. Ömer'in (ra) Vakıf Vasiyetnâmesi

Vakıf

Hz. Ömer -radıyallahu anh- Hayber'de kendisine ganimet olarak düşen araziyi vakıf kültürü için örnek teşkil edecek bir vasiyetnâmeyle vakfeder.

Hz. Ömer'in (ra) örnek teşkil eden vakıf vasiyetnâmesi...

İbn-i Ömer (r.a) şöyle der:

“Babam Hz. Ömer’e Hayber’de (ganimetten) bir arazi düşmüştü. O da Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’e gelerek:

“–Ey Allah’ın Rasûlü! Hayber’de bir yerim oldu. Bugüne kadar onun gibi kıymetli bir yer hiç elime geçmemişti. Onu ne yapmamı emredersin?” dedi.

Fahr-i Kâinât Efendimiz (s.a.v):

“−İstersen onu (Allah için) vakfedip tasaddukta bulunabilirsin!” buyurdular.

Bunun üzerine Ömer (r.a) onu şu şartlarla vakfetti:

“O arâzinin aslı satılamaz, hibe edilemez ve ona vâris olunamaz. O fakirler, yakın akrabalar, köle âzât etmek, Allah yolunda cihâd, yolda kalmış kimseler ve misafirler içindir. Onu idare edenin, malı kendisine sermaye etmeden yemesinde ve arkadaşına yedirmesinde herhangi bir beis yoktur.” (Buhârî, Şurut, 19; Vasâyâ, 28; Eyman, 33; Müslim, Vasiyet, 15)

Ashâb-ı kirâm infak ve sadakaya ehemmiyet verdikleri gibi vakıf husûsunda da cömert davranmışlardır. Hâli vakti yerinde olup da mal vakfetmeyen sahâbînin bulunmadığı rivâyet edilir.