İçki ile İlgili Hutbe

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan cuma hutbesinin bu haftaki konu başlığı “İçki: Kötülüğün Zehirli Arkadaşı” oldu.

“İçki: Kötülüğün Zehirli Arkadaşı” başlığıyla okunacak bu haftaki hutbede; İslam’ın can, mal, akıl, inanç ve nesil güvenliğini sağlayan kurallar koyduğu ve Müslümanlara da temel değerleri korumasını emrettiği belirtildi. Aklı, ruhu ve bedeni tahrip esir almasına ve malın ziyan edilmesine, helâl lokma için harcanması gereken nafakanın israfına, aile huzurunu bozmasına neden olduğu için içkiden uzak durulması gerektiği vurgulandı.

15.12.2020 tarihli cuma hutbesi.

Muhterem Müslümanlar!

İslam; canımızın, malımızın, aklımızın, inancımızın ve neslimizin güvenliğini sağlayan kurallar koyar. Bizlere de bu temel değerlerimizi korumayı emreder. Sağlığımızı tehlikeye atan, aklî dengemizi bozan, malımızı heba eden ve ailemize zarar veren her türlü kötü alışkanlığı yasaklar. İçki de işte bu yüzden haramdır. Nitekim Resûl-i Ekrem (s.a.s) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurur: “Sarhoş eden her şey içkidir ve her türlü içki haramdır.”1

Aziz Müminler!

İçki, Allah’ın insana değerli birer nimeti ve emaneti olan aklı, ruhu ve bedeni tahrip eder. Bir hiç uğruna malın ziyan edilmesine, helâl lokma için harcanması gereken nafakanın israfına sebep olur. İçki yüzünden ailenin huzuru, çocukların umudu, gençlerin geleceği kararır. İyiliğe açılan kapılar kapanırken, kötülüğe giden yollar çoğalır. Dostluklar sona ererken, düşmanlıklar körüklenir. Her yıl içki yüzünden trafik kazaları dâhil binlerce üzücü hadise yaşanır.

Cenâb-ı Hak, içki konusunda Kur’an’da bizleri şöyle uyarmaktadır: “Şeytan, içki ve kumar yoluyla aranıza düşmanlık ve kin sokmak, sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi?”2

Kıymetli Müslümanlar!

Aklımızı ve irademizi Allah’ın razı olacağı helâl ve güzel işlerde kullanalım. İmanına ve umuduna sarılarak çalışan, erdemlerine sahip çıkan, düşünen ve üreten bir Müslüman olalım. İnsanı uyuşturan, tembelliğe ve çaresizliğe sürükleyen, kötülüğe alet eden içkinin toplumumuzu esir almasına asla izin vermeyelim. Sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir geleceği hep birlikte inşa edelim.

Dipnotlar:

1. Müslim, Eşribe, 74. 2. Mâide, 5/91.

Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İslam ve İhsan

İÇKİ İÇMEK NEDEN HARAM?

İçki İçmek Neden Haram?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.