İhlâsın Zirvesi
İhlâsın zirvesini teşkil eden misallerle dolu olan Hz. Muhammed'in (s.a.v.) tebliğ hassâsiyetini anlatan bir hâdiseyi istifadenize sunuyoruz.
Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in hayâtı ihlâsın zirvesini teşkil eden misallerle doludur. Nitekim tebliğin ilk döneminde vukû bulan şu hâdise, bu hakîkati ne güzel ifâde etmektedir:
Müşrikler, amcası Ebû Tâlib vâsıtasıyla Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e haber göndererek dâvâsından vazgeçmesini istemişlerdi. Bunun üzerine Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, cevap olarak amcasına şöyle buyurdu:
“–Amca! Vallâhi, Allâh’ın dînini tebliğden vazgeçmem için, güneşi sağ elime, ayı da sol elime koyacak olsalar, ben yine de bu dâvâdan vazgeçmem! Ya yüce Allâh, onu bütün cihâna yayar, vazîfem biter; ya da bu yolda ölür giderim!”
MÜŞRİKLERİN PEYGAMBERİMİZE YAPTIĞI TEKLİFLER
İslâm nûrunun doğuşundan rahatsız olan müşrikler, Ebû Tâlib vâsıtasıyla yaptıkları teşebbüslerin netîcesiz kalması karşısında, bu defâ Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e geldiler ve şu tekliflerde bulunmaya cür’et ettiler:
“–Zengin olmak istiyorsan, sana istediğin kadar mal verelim; öyle ki kabîleler arasında senden zengin kimse bulunmasın!
Reislik arzusundaysan, seni kendimize baş yapalım; Mekke’nin hâkimi ol!
Şâyet asîl bir kadınla evlenmek fikrinde isen, sana Kureyş’in en güzel kadınlarından hangisini istersen verelim!
Ne istersen yapmaya hazırız. Yeter ki, gel bu dâvâdan vazgeç!”
Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- de o gâfillere, yaptıkları ve yapacakları bütün süflî ve nefsânî taleplerin hepsine birden cevap mâhiyetinde şöyle buyurdu:
“–Ben sizden hiçbir şey istemiyorum. Ne mal, ne mülk, ne saltanat, ne reislik, ne de kadın! Benim tek istediğim, tapmakta olduğunuz âciz putlardan vazgeçerek yalnız Allâh’a kulluk etmenizdir!”
Efendimiz -aleyhissalâtü vesselâm-, hayâtını Allâh’ın dînini tebliğ gayretiyle yaşamış ve bunun için insanlardan müstağnî kalarak şahsı için hiçbir şey talep etmemiştir. Efendimiz ve diğer bütün peygamberler:
“Yaptığım bu dâvete karşılık ben sizden herhangi bir ücret talep etmiyorum. Benim mükâfâtımı ancak âlemlerin Rabbi olan Allâh verecektir.” sözünü tekrarlamışlardır.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları
YORUMLAR