İhramın Sünnetleri Nelerdir?

Hac

İhramın sünnetleri nelerdir?

Müslümanların uyması gereken ihram sünnetleri:

a) İhrama girmeden önce gerekiyorsa tıraş olmak, kol­tuk altı ve kasık kıllarını temizlemek, tırnakları kesmek.

b) İhramdan önce temizlik maksadıyla gusletmek, su bulunmaz veya suyu kullanma imkanı olmazsa abdest al­mak. Gusletmek abdest almaktan daha faziletlidir. Abdest almak için su bulunamazsa, teyemmüm etmekle sünnet yerine gelmiş olmaz. Ancak bu durumda ihram namazı için teyemmüm edilir.

İhram için gusül temizlik maksadı ile yapıldığından, hayız ve nifas hallerinde bulunan kadınların, abdestli bu­lunanların ve ihrama girecek olan çocukların da gusletme­leri sünnettir. Hz. Peygamber (s.a.s.) “Nifas ve hayız halinde olan kadınlar mîkâta geldiklerinde guslederler, ihrama girerler ve Kâ'be'yi tavaf etmek dışında bütün hac menâsikini yerine getirirler”[1] buyurmuştur.

İZAR VE RİDA NEDİR?

Erkeklerin, iç çamaşırları dahil giysilerini, çorap ve ayakkabılarını çıkararak bürünecekleri özel ihram örtüsü­nün, biri vücudun belden aşağısını, diğeri ise baş hariç vü­cudun belden yukarısını örten iki parçadan oluşması.

Belden aşağısını örten kısma “izâr”, baş hariç vücudun belden yukarısın örten kısma da “rida” denir. Bürünülecek örtünün tercihen beyaz renkte ve yeni, yahut yıkanmış, te­miz ve iyi görünümlü olması müstehaptır. Ancak, vücudun örtülmesini sağlayacak tek parçalı bir örtüye bürünmek de yeterli olur.

Söz konusu olan sünnet; giysileri ve ayakkabıları çıka­rarak, ihram elbisesine bürünmekle değil, ihram elbisesinin nitelikleri ile ilgilidir.

İhramlı iken elbise, çorap ve ayakkabı giyme ile ilgili hükümler, “dördüncü bölümde” anlatılacaktır.

KADINLAR İHRAMDA NE GİYER?

Kadınlar ihram için özel bir kıyafete bürünmezler, normal elbiseleri, başörtüsü ve ayakkabısı ile ihrama gi­rerler, ancak yüzlerini açık tutarlar. Peygamberimiz (s.a.s.) “İhramlı kadın, yüzünü örtmez.”[2]

ç) İhramdan (niyet ve telbiyeden) önce vücuda güzel koku sürünmek müstehaptır. İhrama girdikten sonra be­dende kokunun kalması ihrama zarar vermez. Elbiseye koku sürmek ise caiz değildir.

Şafiî ve Hanbelî mezheplerine göre ihrama girmeden önce ihram elbisesine (izar ve ridaya) koku sürmek caizdir. İhrama girdikten sonra kokunun ihram elbisesinde kalması ihrama za­rar vermez. Ancak, elbise çıkarılırsa, koku giderilmedikçe tek­rar giyilemez.

Elbiseler çıkarılıp “izar” ve “rida” ya büründükten sonra, kerahet vakti değil ise, ihrama girmeden önce iki re­kat ihram namazı kılmak.

Bu namazın ilk rekatında Fatiha'dan sonra “Kâfirûn”, ikinci rekatında ise “ihlas” sürelerinin okunması efdaldir.

İçinde bulunulan vaktin farz namazı da bu iki rekat namazın yerine geçer.

Niyeti dil ile (sesli olarak) yapmak.

Telbiyeyi namazdan sonra yapmak.

Telbiye, namazın peşinden yapılabileceği gibi -mîkat sınırını geçmemek kaydıyladaha sonra da yapılabilir. Telbiye yapılmadan mîkat sınırı geçilirse Hanefî mezhebine göre ihrama girilmiş olmaz.

Şâfiî mezhebine göre telbiye ihramın sünneti olduğu için bu durumda ihrama girilmiş olur, bir ceza gerekmez.

Telbiyenin, ihram namazının peşinden yapılması evladır.

İhramlı bulunulan süre içinde her fırsatta telbiye söylemek.

Erkekler yüksek sesle telbiye getirirler, kadınlar ise telbiye sırasında seslerini yükseltmezler.

Özellikle tepelere çıkarken, aşağıya inerken, başka kafilelerle karşılaşınca, farz namazlardan sonra ve içinde bulunulan konumda değişiklik oldukça telbiye getirmek müstehaptır.

Hac için ihrama, hac ayları başladıktan sonra girmek.[3]

Dipnotlar:

[1] Ebû Davûd, Menâsik,10. II, 357.

[2] Ebu Dâvud, Menasik, 33. II, 412.

[3] Haccın sünnetleri konusu için bk. Ebû Dâvûd, Hac, 21, II, 372-373. Kâsânî, II, 143-145.

Kaynak: Diyanet Hac İlmihali