
"İki Nîmet Vardır Ki Beni Hangisinin Daha Çok Sevindirdiğini Bilemiyorum"
Hazret-i Ali -radıyallâhu anh-, hangi iki amel için “İki nîmet vardır ki beni hangisinin daha çok sevindirdiğini bilemiyorum" buyuruyor?
Hazret-i Ali -radıyallâhu anh-, bu sâlih amelin fazîletini şöyle ifade buyuruyor:
“İki nîmet vardır ki beni hangisinin daha çok sevindirdiğini bilemiyorum:
Birincisi; bir adamın ihtiyacını karşılayacağımı ümîd ederek bana gelmesi ve bütün samimiyetiyle benden yardım istemesidir.
İkincisi de; Allah Teâlâ’nın, o kimsenin arzusunu benim vâsıtamla yerine getirmesi yahut işini kolaylaştırmasıdır.
Bir müslümanın sıkıntısını gidermeyi, dünya dolusu altın ve gümüşe sahip olmaya tercih ederim.” (Ali el-Müttakî, Kenzü’l-Ummâl, VI, 598/17049)
Demek ki bir din kardeşimizin sıkıntısını giderebilmeyi büyük bir nîmet bilmeli, bunu yaparken de üslûbumuza son derece dikkat etmeliyiz. Bize mürâcaat edeni güler yüzle karşılamalı, imkânımız varsa sevinerek paylaşmalıyız. Verecek hiçbir şeyimiz yoksa, hiç olmazsa gönül alıcı birkaç tatlı sözle muhtâcı tesellî etmeliyiz. Onun gönlünü incitecek hâl ve tavırlardan titizlikle sakınmalıyız. İnfâk edebilmeyi nasîb ettiği için Cenâb-ı Hakkʼa şükretmeli, buna vesîle olduğu için de muhtâca teşekkür hissiyâtıyla dolu olmalıyız.
Nitekim Ebû’l-Leys Semerkandî Hazretleri şöyle buyuruyor:
“Veren, alana teşekkür edâsı içinde olmalıdır. Çünkü alanın nasîbi, dünyevî ihtiyacının giderilmesidir. Verenin nasîbi ise uhrevî ve sonsuz lûtuflar ile Cenâb-ı Hakk’ın rızâsıdır. Böyle olunca; veren, alandan daha kârlı durumdadır. Onun için de muhâtabına teşekkür etmelidir.”
Unutmayalım ki bizler; ümmeti muzdaripken huzur bulamayan, yaşama zevkini bir kenara bırakıp yaşatma sevdâsına gönül veren, bir anne-babanın evlâdına olan şefkat ve merhametinden çok daha fazlasını ümmeti için duyan, raûf ve rahîm bir Peygamber’in ümmetiyiz. O’nun hâliyle hâllenmek, ahlâkıyla ahlâklanmak, bilhassa bu mübârek ayda hepimizin gönül ufku olmalıdır.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Altınoluk Dergisi, 2025 – Şubat, Sayı: 468
YORUMLAR