İlim Yolunda Zehirli Bir Duygu

İLİM

İlim, irfan, hizmet ve hayra yönelik doygunluk ve istiğnâ hâli, kişi için durgunluğun, düşüşün ve hatta tehlikenin başlangıç noktasıdır. İlim ve irfan yolunda “artık alacağımı aldım, doldum, doydum ve oldum” hissiyatı yolda kalmışlığın ve cüce himmetin işaretidir. Ulaştığı seviye ne olursa olsun, “daha alacak çok yolum var” anlayışı, daimî bir terakkinin habercisidir.

Bir bilgenin ders halkasının müdâvimlerinden biri, nice seneler sonra, halkayı terketmişti. Haftalar, aylar geçip adam ortalarda gözükmeyince, bilge kişi kendisini ziyârete karar verdi.

Mevsim kıştı, adam evde yalnızdı ve evin salonundaki büyük ocakta gürül gürül odun yanıyordu.

Bilgenin kendisini niye ziyaret ettiğini tahmin eden adam, üşümüş olan bilgeyi ocağın başına davet etti, kendisi de birşeyler ikram etmek için mutfağa yöneldi.

Ocağın yanıbaşına oturan bilge, gelen ikramı kabul etti, fakat adama hiçbir şey demedi. Sanki adam evde yokmuş, sanki kendi evinde tek başına oturuyormuş gibiydi. Bütün dikkatini ocağa vermiş görünüyordu.

Bilge, birkaç dakika sonra maşayı aldı, iyice köz haline gelmiş odunlardan birini ocağın bir kenarına koydu. Sonra minderine oturdu. Hâlâ birşey söylemiyordu.

Kenara konmuş olan közün ateşi yavaş yavaş azaldı, sonra da söndü. Odada çıt çıkmıyordu. İlk baştaki selamlama hariç, bir kelime bile konuşulmuş değildi.

Bilge, gitmeye hazırlanırken, sönmüş közü aldı ve yeniden ateşin ortasına koydu. Köz, ateşle ve yanan odunların ısısıyla çabucak parladı.

Bilge ayrılmak için kapıya yöneldiğinde, ev sahibi “Sebeb-i ziyaretinizi anlıyorum” dedi. “Ateş dersiniz için de teşekkür ederim. Bundan sonra sohbetlerinizi hiç aksatmayacağım.”[1]

[1] Erkam Takvimi, 5 Mayıs 2005.

Kaynak: Dr. Adem Ergül, Medeniyet Öncülerimizden 365 Lider Davranış, Erkam Yayınları