İman Amel Gerektirir
Müslümanlar insanlara hangi tekliflerle gidiyor? "İman amel gerektirir." cümlesinden ne anlamalıyız? Cezası dinimizde ölüm olan üç büyük günah nedir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...
Abdullah bin Ömer (r.a)’dan rivâyet edildiğine göre Rasûlullah Efendimiz (s.a.v) şöyle buyurmuşlardır:
“Allâh’tan başka hak İlâh olmadığına ve Muhammed’in Rasûlullâh olduğuna (zâhirde) şahâdet, namazı ikâme, zekâtı edâ edinceye kadar insanlarla muhârebe etmek bana emrolundu. Bunları yaptıklarında, İslâm’ın hakkı (olan hadler) müstesnâ, canlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. (Gizli hallerinin) hesâbı ise Allâh’a âittir.” (Buhârî, Îmân, 17, 28, Salât 28, Zekât 1, İ’tisâm 2, 28; Müslim, Îmân 32-36)
BU HADİSTEN NE ANLAMALIYIZ?
İmâm Buhârî (r.a) bu bâb’a başlık olarak şu âyet-i kerîmeyi koymuştur: “…eğer tevbe ederler ve namaz kılıb zekâtı verirlerse yollarını açın (onları serbest bırakın!)...” (et-Tevbe, 5)
İslâm’ın hakkı olan hadler 3’tür:
- İhsândan (evlilikten) sonra zinâ edenler,
- Müslüman olduktan sonra küfür ve irtidâd edenler,
- Adam öldürenler, bu günahları mukâbilinde öldürülürler.
Îmân ameli gerektirir.
Bid’at ehlinden şehâdet getiren kimseler tekfir edilmez.
Hüküm zâhire göre verilir. Kalpteki düşüncelerin hesâbı Allah’a âittir.
Küfür ve şirkten tevbe edip tevhide yönelmek îmân olduğu gibi namaz ve zekât da îmândandır.
Namazın ikâme edilmesi şu mânâlara gelir: Namaza devam etmek, ona ehemmiyet vermek, bütün şartlarına riâyet etmek, câmilere gidip gelmek, namazın canlı, işlek ve ayakta tutulması ve gündemden hiç düşürülmemesi. Bunun zıddı namazın toplumda zayıflayıp sönükleşmesi ve unutulmaya yüz tutmasıdır.