“İnfak Et ki Sana da İnfak Olunsun!” Hadisi
“Ey âdemoğlu! (Allah için) infak et ki sana da infak olunsun!” hadisini nasıl anlamalıyız?
Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğne göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, “Allah Teâlâ şöyle buyurdu” demiştir:
“Ey âdemoğlu! (Allah için) infak et ki sana da infak olunsun!” (Buhâri, Tefsîru sûre (11) 2; Nefekât 1; Tevhid 35; Müslim, Zekât 36, 37. Ayrıca bk. İbni Mâce, Keffârât 15)
Hadisi Nasıl Anlamalıyız?
“İyiliğin karşılığı ancak iyiliktir” (Rahmân sûresi, 60) âyet-i kerîmesini hatırlatan bu kudsî hadis, Allah rızâsı için yapılacak hiçbir iyiliğin karşılıksız kalmayacağını ifade etmektedir.
Hadisin bazı rivayetlerinde (Meselâ, bk. Buhârî, Tefsîru sûre (11), 2) “Ey ademoğlu!” hitabı yoktur ve ifade de “Enfik, Ünfik aleyke = Sen sadaka ver ki ben de sana vereyim” şeklindedir.
Allah Teâlâ’nın sayısız nimet ve ikrâmları içinde yaşamaktayız. O’nun, “Ey kulum sen ver ki ben de sana vereyim” buyurması, iyilik yapacak kimselere bu iyiliklerinin kesinlikle karşılıksız kalmayacağını bildirmek, bizleri hayır yapmaya teşvik etmek içindir. Aslında iyilik ve hayır yapmak da bir nasip meselesidir. Kimi insanlar çok rahat iyilik yaparken kimileri de isteseler bile yapamazlar. İyiliğin karşılığı yine iyilik olduğuna göre, bazı kimseler iyilikle karşılanmaktan kendilerini mahrum bırakırlar. Yani iyilik yapmak yapabilmek de bir nimettir, onun da ayrıca şükrü gerekmektedir.
Hadisten Öğrendiklerimiz
- İyilikler karşılıksız kalmaz.
- Allah yolunda infakta bulunana Allah Teâlâ infak ile karşılık verir.
- Cömert kimse mahrum kalmaz.
Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları