“…İnsanlar; «Îmân Ettik!» Demekle Kurtulacaklarını mı Zannediyorlar?”
“…İnsanlar; «Îmân ettik!» demekle kurtulacaklarını mı zannediyorlar?” (el-Ankebût, 2) ayetini nasıl anlamalıyız? Müslümanın hayatında namazın yeri ve önemi nedir?
“…İnsanlar; «Îmân ettik!» demekle kurtulacaklarını mı zannediyorlar?” (el-Ankebût, 2)
Îman;
- Farz ve vâcipleri yerine getirmekle tescil edilir.
- Haramlardan, kerâhetlerden ve şüphelilerden uzak durmak gibi imtihanlardan geçirilir.
- Sâlih amellerle, nâfile ibâdetlerle, hayır-hasenatlarla tescil edilir.
Son nefesi îmanlı olarak verebilmek bahtiyarlığı, teminat altında değildir. Mü’min dâimâ son nefesi hüsn-i hâtime ile verebilmek endişesiyle hayatını sâlih amellerle tezyîn eylemelidir.
Cenâb-ı Hak bizleri Zâtına kulluk için yaratmıştır. Rabbimiz’in bizden istediği emir ve tâlimatların en başında dâimâ namaz yer alır. Kur’ân-ı Kerîm’in muhtelif yerlerinde tam 99 kere namaz emri geçmektedir.
Hadîs-i şeriflerde buyurulur:
“…Hayırlı ameliniz, namazdır…” (Muvattâ, Tahâret, 6)
“Kıyâmet günü kulun hesaba çekileceği ilk amel, namazdır.
Eğer kul, namazlarını Allâh’ın istediği şekilde edâ etmiş ise, felâha erer ve maksûduna nâil olur.
Namazlarını edâ etmemiş veya gafletle kılmışsa, kaybeder ve hüsrâna uğrar.
Şayet farzlardan bir şey noksan olursa, (yine Cenâb-ı Hakk’ın bir lutfu);
«–Kulumun nâfile namazları var mı, bakın?» buyurur. Farzların eksikliği nâfilelerle tamamlanır. Sonra kul diğer amellerinden de bu minvâl üzere hesaba çekilir.” (Tirmizî, Salât, 188/413; Nesâî, Salât, 9/462)
Meselâ;
Mü’minûn Sûresi’nin başında azaptan kurtulan ve cennete erişen yani felâha eren mü’minlerin vasıfları sayılırken en başta onların huşû içinde namaz kıldıkları, en sonda da namazlarını muhafaza ettikleri, yani devamlı ve îtinâlı bir şekilde edâ ettikleri zikredilmiştir.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2024 Ay: Temmuz, Sayı: 233