İslam Hukukunun Özellikleri Nelerdir?

İSLAM

İslam hukukunun ve içtihadın temel özellikleri nelerdir?

İSLAM HUKUKU, MESELECİ BİR HUKUKTUR

Mâlûm olduğu üzere İslâm hukûku, me­se­leci bir hukuktur. Bunun mânâsı, akla gelebilecek her türlü ihtimâli bir “ictihâda” bağlamak demektir. Zira İslâm hukûku beşerî ihtiyaçları kıyâmete kadar gidermek durumundadır.

İÇTİHAD NASS BULUNMAYAN MESELELERDE OLUR

Bu sebeple yeniliklerin dâimâ İslâm’ın temel kâi­de­leri önünde değerlendirilmesi ve hükme bağlanması gerekir. Bunun için İslâm hukûkunda bir ictihad kapısı açılmış ve kıyâmete kadar da açık kalacağı beyân edilmiştir. Ancak bu ictihad faâliyeti, hukûkun, hakkında “nass” bulunmayan sahasındadır.

Zira bu hususta nasslara da şâmil bir ictihad müsâadesi verilmiş olsaydı, din asırdan asıra muhtevâ değiştirir ve diğer muharref dinlere benzerdi. Dolayısıyla «ezmânın tebeddülü ile ahkâmın tebeddülünün inkâr olunamayacağı», yani “zaman değiştikçe hükümlerin değişmesinin de tabiî olacağı” şeklindeki İslâmî kâide, sırf hakkında nass bulunmayan me­se­lelere âittir.

Hayat ve ictimâî nizâmın temel rüknü olan hukûkun tâlim ve tahsili, dînimizce teşvik edilmiştir: «Allâh’ın bir kimse hakkında hayır murâd etmesi hâlinde onu dînde fakîh kılacağı». (Buhârî, İlim, 10.) hadîs-i şerîfi meşhurdur. Ayrıca gerekli şartları taşıyan bir müctehidin ictihâdında isâbet varsa iki sevap, yoksa bir sevap elde edeceği beyan buyrulmuştur.

Bu İslâmî kâ­i­deler, ictihadların gelişmesine ve İslâm ta­rihinde, hukuk sahasında çok geniş bir ilmî faâliyetin ortaya çıkmasına sebep olmuştur. Ancak bunun neticesi olarak ictihadlar, eskilerin tâbiriyle bir bahr-i bî-pâyân (uçsuz bucaksız bir deryâ) hâline gelmesi neticesini doğurmuştur.

Bu ise, ele alınan bir ihtilâfa zamanla bu deryâ içinden en uygun ictihâdı bulup çıkarmayı oldukça güçleştirmiştir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş / Osmanlı, Erkam Yayınları