İslam İçin Fedakarlık Nasıl Olur?
İslâm için fedakârlık nasıl olur? İslam tarihinden ibretli bir fedakârlık örneği.
Muhterem Üstaz Hazretlerinin ne zaman ziyaretlerine kabul olunsam en hüzünlü, kederli zamanlarımda bile, büyük ferahlık içinde ayrılırdım. O gönüllere aşk veren o ilahi nazarlarının ve nasihatlarının tesirini tarif etmekten acizim. Gene bir gün huzurlarında idim. Bir takvim yaprağını elime verdiler, okuttular ve “sende kalsın!” buyurdular.
İSLÂM İÇİN FEDAKÂRLIK NASIL OLUR?
Amr İbn-i Hâris’in kızı meşhur şaire Hansa çok güzel kahramanlık şiirleri söylerdi. Fakat İslâmiyet’i kabul etmediğinden bir dava uğruna gelen belaya, felakete tahammül edemezdi. Bu yüzden öldürülen kardeşleri için yazdığı şiirlerinde şöyle diyordu.
“Eğer etrafımda benim gibi yakınlarının ölümünden dolayı ağlayanlar olmasaydı, bu ızdıraba daha fazla tahammül edemeyerek, intihar.”
Daha sonra Müslüman olduğunda, dört oğlunu birden Kadisiye Muharebesi’ne gönderirken şöyle diyordu:
“Ya İslâm’ın zafer bayrağını Kadisiye’de dalgalandıracaksınız, yahut da din uğruna cihad ederken şehit olduğunuzu duyacağım.”
Nitekim öyle de olmuştur. Hasta yatağında yatarken dört oğlunun şehâdet haberi getirilince:
“Yani ben şimdi şehit anası mı oldum?” diye soruyor, evet diyorlar, dört şehit anası tekrar soruyor:
“Zafer kimlerde?”
Zafer Müslümanlarda, şimdi Kadisiye’de İslâm’ın bayrağı dalgalanıyor. İslâm’ın bir zaferi için dört oğlum feda olsun diyen Hansa Hatun ellerini açarak şöyle yalvarıyor:
“Ya Rabbi! Bana emanet ettiğin dört kahramanı gene senin dinin uğruna feda etmiş bulunuyorum. Artık beni şehit anaları defterine kayd Benim için şehit anası olmak kâfi bir ikramdır. Bunu benden esirgeme!”
Her ne zaman Hansa Hatun’dan söz edilse Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem Efendimiz onun için:
“Örnek İslâm kadını” buyururlardı.
Hansa Hatun’un İslâmiyetten evvel ne kadar sıkıntılı hali vardı. Kardeşinin ölümüne dayanamayıp intihar etmeyi bile düşünüyor.
Halbuki İslâmiyet ile şereflendikten sonra, gönül gözü açılıyor, bütün sevgisi, bütün varlıkların yegâne sahibine intikal ediyor, sadrı mânen genişlediği için huzur hâli tecellî ediyor, dört oğlunun şehit olduğuna sabrediyor, şehitliğin şerefli bir sonuç olduğunu bildiği için üzülmekte ifrata gitmiyor. Allah Teâlâ ve Tekaddes Hazretleri’nden, kendisini de şehit analığına kabul etmesi istirhamında bulunuyor.
Kaynak: Sâdık Dânâ, İslam Kahramanları 1, Erkam Yayınları