İslam Ordusuna Savaş Kazandıran Tekbir
Numan İbn-i Mukarrin (r.a.) sahabe-i kiramdan şanlı bir komutan idi. Nihavend Savaşı’na tekbirle girdi, zafer haberiyle ruhunu teslim etti.
Sahabe-i kiramdan Numan İbn-i Mukarrin,
Şanlı kumandanıydı, Nihavend’de askerin.
Peygamber Efendimiz, göçünce bu dünyadan,
Kavimler üçer beşer, mürted oldu, her yandan.
Zamanın halifesi bu fitne ateşini,
Söndürmek gayesiyle, topladı askerini.
Hazret-i Numan’ı da bir bölük asker ile,
Gönderdi Nihavend’de, küffârın üzerine.
Numan İbn-i Mukarrin bu emir gereğince,
Nihavend üzerine yola çıktı hemence.
Halifenin emriyle, Huzeyfe İbn-i Yeman,
Emrindeki orduyla, yardıma koştu heman.
Muğire bin Şu’be de, emirle Medine’den,
Numan ordusuna, yardıma geldi, hemen.
O gün İslâm askeri, otuz bin kişi vardı,
İran ordusu ise, yüz elli bin kadardı.
Kâfirlerin başkanı, Firuzan’dı o zaman,
Mukarrin bin Numan’dı, mü’minlere kumandan.
Ve ayrıca Huzeyfe, hem de Muğire gibi,
Meşhur kumandanlardan vardı, birkaç sahabi.
Numan İbn-i Mukarrin, kâfirleri görünce,
Yüksek bir seda ile tekbir aldı, hemence.
İslâm ordusu dahi, tekbir aldı peşinden,
Yer ve gök inliyordu, o gün tekbir sesinden.
Bu sesler, kâfirlere, şok tesiri yapmıştı,
Küffâr harp başlamadan, dehşete kapılmıştı.
Cuma günü gelince, Numân İbn-i Mukarrin,
Dedi: “Ey mücahidler, şimdi beni dinleyin.
Allah rızası için çıktık biz bu sefere,
Niyeti düzeltirsek, ulaşırız zafere.”
Sonra dua eyledi, kaldırıp ellerini;
“İlâhi mahcup etme, şu İslâm erlerini.
İhsan et ordumuza zafer ile nusreti,
Müyesser kıl peşinden, bana da şehâdeti.”
Dedi: Ey gazilerim, beni takip eyleyin,
Sancağı sallayınca, küffara hamle edin.
Birimiz attan düşer, şehit olursa ya da
Yanında toplanmayın, devam edin cihada.
Velev ki ben olsam da o düşüp şehit olan
Yine siz cenginize devam edin, durmadan.
Böyle deyip sancağı, sallayınca dört yana,
Mücahitler ok gibi, hücum etti düşmana.
Çetin bir muharebe, başlamıştı bir anda,
En önde çarpışırdı, başkumandan Numan da
Fakat Hazret-i Numan birazdan birden bire,
Bir düşman mızrağıyle atından düştü yere.
Yerden işaret ile emir verdi onlara,
Yanıma toplanmayın hücum edin düşmana.
Numan yere düşünce, Huzeyfe İbn-i Yeman
Sancağı ondan kapıp, hücuma geçti heman.
Kâfirlerin başkanı Firuzan da o ara,
Bir kılınç darbesiyle geberip gitti Nar’a.
Allah’ın yardımıyle, erişildi nusrete,
Uğramıştı kâfirler, büyük bir hezimete.
Ne zaman ki mü’minler zafere ulaşdılar.
Yerde yatan, Numan’ın yanına koşuştular.
En son nefeslerini alıyordu, o zaman
Dediler zafer bizim, müsterih ol ey Numan!
Öğrenince son anda bu zafer haberini
Rahatça içiverdi, şehâdet şerbetini. (Abdüllatif Uyan, Türkiye Gazetesi 10. 12. 1988)
Kaynak: Sâdık Dânâ, İslam Kahramanları 1, Erkam Yayınları
YORUMLAR