İslam Tarihinde Yapılan İlk Mescit Hangisidir?

Siyer-i Nebî

İslam tarihinde ilk mescidin yapıldığı yer neresidir? İslam tarihinde ilk inşa edilen mescit hangisidir?

Hicret yolculuğunun ilk durağı olan Kuba’da Allah Resûlü, Amr bin Avf Oğulları’nda on dört gece misâfir oldu. İşte meşhur Mescid-i Kuba, bu esnâda yapıldı. Hazret-i Peygamber de, mescidin inşâsında bizzat çalıştılar.

İSLAM TARİHİNDE İNŞA EDİLEN İLK MESCİT

Kuba Mescidi, İslâm’da inşâ edilen ilk mescittir. Hicret gibi mühim bir hâdise esnâsında binâ edildiği için önemli bir yere sâhiptir. Bu mescid, Kur’ân-ı Kerîm’de:

“…(Medîne’ye hicretin) ilk gününden takvâ üzerine kurulan Mescit...” (et-Tevbe, 108) şeklinde zikredilmiştir.

Ebû Hüreyre -radıyallâhu anh-:

“Orada, temizlenmeyi seven insanlar vardır. Allâh da çok temizlenenleri sever.” (et-Tevbe, 108) âyetinin de Kuba halkı hakkında nâzil olduğunu bildirmiştir. (Tirmizî, Tefsîr, 9/3099; Ebû Dâvud, Tahâret, 23/44; İbn-i Mâce, Tahâret, 357)

Hicret eden ilk Muhâcirler Kuba’ya vardıklarında, Amr bin Avf Oğulları’nın hurma kurutma yerini düzeltip düzleyerek orada namaz kılmaya başlamışlardı. Ebû Huzeyfe’nin âzatlısı Sâlim, Kur’ân’ı en güzel okuyan ve bilen kimse olduğu için ilk Muhâcirlere o imamlık yapıyordu.

KUBA MESCİDİ

Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ilk Muhâcirlerin namaz kıldığı bu sahayı genişleterek Kuba Mescidi’ni inşâ etti. Mescid, kare şeklinde olup ebadları yaklaşık 32 X 32 metre idi. Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, Kubalılardan taş getirmelerini istemiş, onlardan birini alıp kıble tarafına koyarak, Hazret-i Ebûbekir ve Ömer’in de aynı şekilde sırayla taş koymalarını emir buyurmuştu.

Mescidin inşâsında en büyük gayreti, Ammar bin Yâsir -radıyallâhu anh- göstermekteydi. Bu bakımdan kendisine “İslâm’da ilk mescit binâ eden” denilmiştir.

Abdullâh bin Revâha -radıyallâhu anh- da hem çalışır hem şiir söyler, böylece mü’minlerin yorgunluğunu hafifletirdi.

Mescidin müezzinlik vâzîfesini ashâb-ı kirâmdan Sa’d el-Kurazî -radıyallâhu anh- deruhte etmekteydi.

Mescid-i Nebevî ve Medîne’deki diğer dokuz mescit gibi Kuba Mescidi’nde de eğitim ve öğretim faâliyetleri devâm eder, Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- buraya her gelişlerinde buna nezâret ederdi.

PEYGAMBERİMİZİN CUMARTESİ GÜNLERİ GİTTİĞİ MESCİT

Hazret-i Peygamber -aleyhissalâtü vesselâm- Cumartesi günleri Kuba’ya bâzen binekli bâzen de yaya olarak gider ve orada iki rekât namaz kılardı.

Bir hadîs-i şerîflerinde ise bunu müslümanlara da tavsiye ederek şöyle buyurmuşlardır:

“–Kim evinde güzel bir şekilde abdest alır, sonra Kuba Mescidi’ne gelir ve orada namaz kılarsa onun için umre sevâbı vardır.” (İbn-i Mâce, İkâme, 197; Nesâî, Mesâcid, 9)

Hazret-i Ömer, halîfeliği zamânında, pazartesi ve perşembe günleri burayı ziyâret eder, Kuba çok uzak mesâfelerde olsaydı bile devesini oraya ulaşmak için yine de süreceğini ifâde ederdi.

Kuba Mescidi, Hazret-i Osman ve Ömer bin Abdülaziz tarafından genişletilmiştir. Daha sonra birçok defâ tâmirat görüp yenilendi. 1829 yılında Sultan 2. Mahmut tarafından îmâr edilen tek minâreli ve düz tavanlı mescid, Suûdî Arabistan hükûmeti tarafından yıkılıp, kubbeli ve dört minâreli olarak ve genişletilerek yeniden inşâ edilmiştir.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hazret-i Muhammed Mustafa 1, Erkam Yayınları