İslâm’a Açık Dâvetin Başlaması

Nübüvveti

İslâm’a açıktan dâveti başlatan ayet hangisidir? İslâm’a açıktan dâvet nerede ve nasıl başladı? İslâm’a açıktan dâvetin başlaması.

İbn-i Abbâs (r.a) şöyle anlatır:

«Yakın akrabalarını uyar!»[1] âyet-i kerimesi nâzil olduğu zaman Nebiyy-i Ekrem Efendimiz (s.a.v) Safa Tepesi’ne çıkıp:

«–Ey Fihr Oğulları! Ey Adiyy oğulları!» diye Kureyş’in bütün kollarına nidâ etmeye başladı.

Nihayet hepsi de toplandılar. Onlardan biri eğer oraya çıkamayacak durumda ise ne olduğunu öğrenmesi için yerine bir elçi gönderiyordu. Kureyş’le birlikte Ebû Leheb de geldi. Allah Rasûlü (s.a.v) onlara:

«–Ne dersiniz, size şu vâdîde birtakım düşman süvarilerinin olduğunu ve üzerinize baskın yapmak istediklerini haber versem, beni tasdik eder misiniz?» buyurdular. Onlar da:

«–Evet, inanırız, zira senin doğrudan başka bir şey söylediğini hiç görmedik!» dediler. Bunun üzerine Rasûlullah Efendimiz (s.a.v):

«–Öyleyse ben, şiddetli bir azabın öncesinde size gönderilen bir uyarıcıyım!» buyurdular. Ebû Leheb hemen:

«–Yazıklar olsun sana gün boyunca! Bizi bunun için mi topladın?» dedi.

Bunun üzerine Leheb Sûresi nâzil oldu: «Ebû Leheb’in iki eli kurusun! Kurudu da zâten! Malı ve kazandıkları ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşte yanacak. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da (ateşe girecek)».” (Buhârî, Tefsîr, 26/2, 34/2, 111/1-2; Müslim, İman, 355)

Dipnot:

[1] eş-Şuarâ, 214.

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Mescid-i Haram’dan 111 Hatıra, Erkam Yayınları