İslam’a Evrensellik Kazandıran Özellikler Nelerdir?
İslam’a evrensellik kazandıran özellikler nelerdir?
Akılların bu kadar karışık olmasını bu güne ait bir özellik saymak aldatıcı bir yargıdır. Dünden yarına insan topluluklarını araştırdığımızda sırat-ı müstakim denilen kanalın var olduğu görülür.
Peygamberleri merkeze olarak yapılan okumaların ortaya çıkardığı temel olgular şunlardır: varlık, bilgi, ahlak. İnsanlık tarihini yoğuran temel kavramlar akıl, tecrübe ve ferasetle yol gösterici olabilmekte bazen de çıkmaz sokaklarda büyük çilelere kapı aralamaktadır.
Allah’ın peygamber aracılığı ile gönderdiği dinlerin sonuncusu İslam’dır ve peygamberi de hazreti Muhammeddir. İman, ibadet, ahlâk, hukuk, ekonomi, estetik değerler üzerine bina edilen İslam dininden başka bir din kabul edenler Allah katında kendilerini sorumluluktan kurtaramaz.
İslam Allah’ın son dinidir!
İnsan bir din sahibi olmak ihtiyacındadır, bu bir zorunluluktur, dinsizlik ruhu darmadağın eden bir infilaktır. Dinlerin insanlık tarihine bıraktığı değerleri yok saymak ne acı! Başta mimari olmak üzere göz önünde bulunan dini yapıları yok saymakla elimize ne geçecek? Geçip giden zaman ve sonsuz değişmeler insanın imtihan basamakları değil mi? Yüzyıllar öncesinin bize armağan olarak getirdiği hayat tecrübelerinin ilk baştan adının İslam olmasının sırrı burada tecelli etmektedir.
Allah katında dinin adı İslam’dır!
İSLAM’A EVRENSELLİK KAZANDIRAN ÖZELLİKLER
Peki İslam’a bu evrenselliği kazandıran özellikler nelerdir?
- İslam dini son dindir. Yahudilik ve Hıristiyanlık asılları bozulan ve insanlığın ihtiyacını karşılamaktan uzak dinlerdir. Yahudilik ırk temeline dayanan İsrail oğullarının milli dinidir, Hıristiyanlık ise insan hayatını kuşatan bir din değildir, sevgi ve kurban teması üzerine bina edilen hristiyanlık bu ağırlığı taşıyamamakta teslis inancı aklı dumura uğratmakta, sır perdesi ise hayatı yaşanmaz kılmaktadır.
- İslam dininin daveti geneldir. Zaman karşısında verilecek imtihan belki de burada tecelli etmekte, insanlık zamanla bir daha sınanmaktadır. İslamiyet belli bir toplum ve zamanın dini değildir, kıyamete kadar gelip geçecek bütün insanlara gönderilmiştir, Peygamberimiz tarafından Mısıra, İran’a, Bizansa mektuplar ve elçiler gönderilmesinin sebebi de bu değil midir? “Seni başka değil ancak bütün insanları içine alan bir elçilikle, rahmetimizin müjdecisi ve azabımızın habercisi olmak üzere gönderdik, fakat insanların çoğu bilmiyor.” (Sebe -28)
- İslam kendinden önceki Peygamberleri ve ilahi kitapları tasdik ederek bilgideki sürekliliği muhafaza etmiş, böylelikle bilgi akışını devam ettirmiştir.
- İslam kolaylık dinidir. Allah dini bizi ezmek ve mahvetmek için değil, daha güzel ve daha üstün bir hayata alıştırmak için göndermiştir. İnsanı silen, adamlığı hiçleştiren anlayışla mücadele İslam tasavvufunun da temeli olmuştur. Yüzyıllardır sürüp gelen hikmet akışının bazı yanlış örnekleri bahane edilerek yok sayılmasının bedeli ağır olmakta, din psikolojisi alanı bu gün insanlığı kuşatamamaktadır. Fetih ruhu için her gün eski kültür ocaklarının gündeme getirilmesi boşuna değildir. Musiki başta olmak üzere güzel sanatların onlarcasına ev sahipliği yapan dergahların derneklere dönüştürülmesinden çıkartılacak dersler olmalıdır. Akıl, can, mal, namus ve düşünceyi koruyan İslam dinine bu gün insanlık ne kadar da muhtaçtır. İbadetlere getirilen kolaylıklara bakarak hayatın her alanını can suyu ile dirilten İslam’ın içine çekilmek istendiği sapmaları anlamak bir mümin için önemli ferasettir. “Kolaylaştınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, sevindiriniz, korkutup ürkütmeyiniz!” (Buhârî, İlm 12, Edeb 80; Müslim, Cihad 6, 7)
Hülasa sözü Askerinin şu dizeleri ile tamamlayalım.
“Nefsin esnamını* kırıp Halilullah gibi
Narı Nemrut içre biz gülzâre ermişlerdeniz”
Dipnot: Esnam; Putlar
Kaynak: Ali Büyükçapar, Altınoluk Dergisi, Sayı: 391
YORUMLAR