İslâm'da Edep ve Hayâ

Cemiyet Hayatımız

Allah -azze ve celle- çok hayâlı ve çok gizlidir. Bu sebeple hayâyı ve örtünmeyi sever.

Şeyh Sâdî Hazretleri, Gülistan adlı eserinde, ilâhî bir ahlâk olan “hayâ” hususunda buyurur ki:

“Günahkâr kullardan biri, kabul edilir ümîdiyle ellerini açar, duâ eder. Fakat Allah Teâlâ onun duâsını kabul etmez. O kul tekrar duâ eder, Allah yine kabul etmez. Kul üçüncü defâ ellerini açar, duâ edip yalvarmaya başlar. Bu sefer Cenâb-ı Hak buyu­rur ki:

«–Ey benim meleklerim! Kulumun ısrarla yaptığı duâyı kabul ettim ve istediğini verdim. Çünkü bir kulumun uzun uzadıya duâ edip inlemesinden utanır, hayâ ederim.»”

PEYGAMBERLERİN ORTAK MİRASI

Şeyh Sâdî, bunu naklettikten sonra der ki:

“Allâh’ın lûtuf ve keremini gör ki, günaha giren kuldur, fakat hayâ eden Allah’tır.”

Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in; “örtünme çağına girmiş bir genç kızdan daha fazla hayâ sahibi” şeklinde tavsîf edilen ahlâkının kaynağı da, şüphesiz ki bu ilâhî ahlâktır.

Âyet-i kerîmede buyrulur:

“De ki: (Yapacağınızı) yapın! Amelinizi Allah da Rasûlü de mü’minler de görecektir. Sonra görüleni ve görülmeyeni bilen Allâh’a döndürüleceksiniz de O size yapmakta olduklarınızı haber verecektir.” (et-Tevbe, 105)

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz de şöyle buyurmuştur:

“Hayatım sizin için hayırlıdır: Bâzı hâdiseler yaşarsınız, bunun üzerine size ilâhî vahiy ve hükümler indirilir. Vefâtım da sizin için hayırlıdır: Amelleriniz bana arz olunur, hayırlı amellerinizi gördüğümde, ondan dolayı Allâh’a hamd ederim; kötü amellerinizi gördüğümde ise sizin için Allah’tan mağfiret dilerim.” (Heysemî, IX, 24)

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlâkından 2, Erkam Yayınları, 2012