İslam'ın En Büyük Gayeleriden Biri

İSLAM

Yüce dînimizin en büyük gayelerinden biri, mü’minlerin iç dünyalarını ve dış âlemlerini güzel ahlâk ile tezyîn eylemektir.

Fahr-i Kâinât Efendimiz buyurur:

“Mü’minlerin îman cihetinden en mükemmeli, ahlâken en güzel olanıdır.” (Ahmed bin Hanbel, Müsned, II, 250)

Îmânın ikmâli güzel ahlâk ile…

Nitekim Cenâb-ı Hak, Peygamber Efendimiz’in ahlâkı şânında;

“Sen elbette muhteşem bir ahlâk üzeresin.” (el-Kalem, 4) buyurdu.

Bu âyet-i kerîmenin içinde bulunduğu sûre, bi’setin üçüncü yılında nâzil olmuştur.

Dolayısıyla;

Efendimiz’in ahlâkı, Cenâb-ı Hak tarafından tescil ve tebcil edildiğinde; henüz Kur’ân-ı Kerîm’in pek azı vahyolunmuştu. O’nun ahlâkı; nübüvvetten ve Kur’ân’ın vahyinden önce de mükemmel ve muhteşem idi. Zira Peygamberimiz; önceki ahlâkını, Kur’ân okuyarak tahsil etmemişti. O’nun ahlâk ve şahsiyeti, dâimâ zirve hâlindeydi. Çünkü O’nu Rabbi terbiye etmişti. Kur’ân nâzil olunca; O’nun ahlâkı, kanat kanat bütün cihanı kuşattı. Âlemlere rahmet oldu.

Yani kelâm-ı ilâhî olan Kur’ân-ı Kerim, O’nun kalbine nakşoldu. Böylece yüce ahlâkı, her beşerin zirvesinde bir kemâle ulaştı. Âyette; «لَعَمْرُكَ» buyurularak yalnız O’nun hayatı üzerine yemin edildi. (Bkz. el-Hicr, 72)

Cenâb-ı Hakk’ın yaratıştaki sanat hârikası, Fahr-i Kâinât Efendimiz ve kelâmdaki mûcizesi Kur’ân-ı Kerim… Nûrun alâ nûr!..

Îman, ibâdet, muâmelât ve ahkâm esasları, bu güzel ahlâk zemininde tesis edildi.

Güzel ahlâkın en mühim ve şümullü maddelerinden biri de vefâdır.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2017 Ay: Eylül  Sayı: 151