İsrail Gazze'ye Hava Saldırısı Düzenledi!

İsrail ordusuna ait bir savaş uçağı, Gazze'nin kuzeyinde Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın eğitim alanına hava saldırısı düzenledi.

İsrail ordusuna ait bir savaş uçağının, Gazze'nin kuzeyinde Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları'nın eğitim alanına hava saldırısı düzenlediği bildirildi.

Görgü tanıklarından edinilen bilgiye göre, İsrail ordusuna ait bir savaş uçağı, Gazze'nin kuzeyinde Kassam Tugayları'na ait bir eğitim alanına hava saldırısı gerçekleştirdi.

ÖLEN VE YARALANAN OLMADI

Saldırı sonucu çevredeki binalarda hasar meydana gelirken, ölen ya da yaralanan olmadı.

İsrail savaş uçaklarının Gazze Şeridi üzerinde uçuşu devam ediyor.

İsrail ordusu, Gazze Şeridi'nden ülkenin güneyindeki Askalan kentine 3, Sderot yerleşim birimine de bir roket atıldığını, olayda ölen ya da yaralananın olmadığını belirtmişti.

İsrail ordu radyosu, Sderot'a atılan roketin  bir eve isabet ettiğini öne sürmüştü. Ordu, ülkenin güneyindeki İsrail vatandaşlarından siren sesleri duymaları halinde sığınaklara gitmelerini istemişti.

Filistinli gruplar tarafından konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadı.

İsrail ordusunun, Kudüs ve Mescid-i Aksa'da gerginliğin artması nedeniyle, Gazze'den atılacak füzelere karşı "Demir Kubbe" hava savunma sistemine ait bataryayı Gazze Şeridine yakın Aşdod bölgesine konuşlandırdığı açıklanmıştı.

GAZZELİ BALIKÇILARA ATEŞ AÇILDI

İsrail ordusuna ait hücumbotların, Gazze sahilindeki Filistinli balıkçıların teknelerine otomatik silahlarla ateş açtığı bildirildi.

Görgü tanıklarından edinilen bilgiye göre, İsrail hücumbotları Gazze'nin kuzeyindeki Beyt Lahiye beldesi açıklarında avlanan Filistinli balıkçı teknelerine otomatik silahlarla ateş açtı. Görgü tanıkları, açılan ateş sonucu ölen ya da yaralanan olmadığını ifade etti.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.