İstanbul’da Kurban Satışları Başladı

Anadolu’nun farklı illerinden İstanbul’a getirilen kurbanlıklar, belediyelerin kurban pazarlarında satışa sunulmaya başlandı.

Anadolu’nun çeşitli illerinden getirilen ve dün gece İstanbul’a giriş yapan kurbanlıklar, belediyelerin kurban pazarlarında satışa sunulmaya başlandı.

İstanbul’a getirilen küçük ve büyükbaş kurbanlıklar Sultangazi Belediyesi’nin Esentepe Mahallesi’ndeki görücüye çıkarıldı. Pazarda büyükbaş hayvanın fiyatı 6 bin ile 22 bin lira arasında değişirken, küçükbaş kurbanlıklar da 600 lira ile bin 200 lira arasında değişen fiyatlardan satışa sunuluyor.

Pazarın gözde kurbanlıklarından 22 bin lira değer biçilen ‘‘Şampiyon’’ adlı büyükbaş hayvanın sahibi İstanbul Kasaplar Federasyonu Üyesi Veysel Günal, çadırlarında yaklaşık 50 büyükbaş hayvanı satışa sunduklarını dile getirerek, ‘‘Sultangazi’de 2.5 yaşında, 1 ton 100 kilogram ağırlığındaki 22 bin lira değer biçtiğimiz Şampiyon’la yarışmaya gireceğiz. Sultangazi Belediyesi tarafından düzenlenen ‘En büyük ve En Güzel Büyükbaş Kurbanlık Yarışması’nda Şampiyon’la güzelliği ve kilosu ile adayız. Bu sene yarışmada birinci olmayı hedefliyoruz.’’ diye konuştu.

‘‘BÜYÜKBAŞIN FİYATINDA YÜZDE 20-25 ORANINDA ARTIŞ VAR’’

Üretici Mustafa Uyanık da Erzurum Palandöken’den yayladan geldiklerini dile getirerek, ‘‘Hayvanlarımızı Erzurum yaylalarında belli bir süre yayıldıktan sonra içeri alıyoruz. Özel olarak besliyoruz. Hayvanlarımız çiçek gibi parlıyor. Büyükbaş hayvan kurbanlıklar 8 bin lira ile 13 bin arasında değişiyor. Türkiye genelinde hastalık olduğundan dolayı yüzde 30 civarında küçükbaş hayvanda kaybımız oldu. Bu durum fiyatlara da yansıdı. Küçükbaş hayvanların da bin lira- bin 500 arasında fiyatları değişiyor. Geçtiğimiz yıla göre yüzde 20-25 oranında büyükbaş hayvanların satış fiyatlarında artış var. Küçükbaşta bu oran daha fazla.’’ dedi.

KURBAN ALIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Sultangazi İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü’nden veteriner hekim Ersin Coşkun, Sultangazi’de şu ana kadar 140 çadırın dolduğunu ve yaklaşık 4 bin civarında büyükbaş hayvanın, 200 civarında da küçükbaş hayvanın geldiğini kaydetti. Vatandaşların kurban pazarında dikkat etmeleri gereken konularla ilgili bilgi veren Coşkun, şöyle konuştu:

‘‘Etrafıyla ilgili, canlı, tüylerinin parlaklığı yerinde, deri elastikiyeti sabit, ağzından ve burnundan akıntı gelmeyen hayvanlar, kurban için ideal hayvanlardır. Hayvanın kuyruğunun bir kısmı yoksa, gözünün biri körse, boynuzu kırıksa, ağzından ve burnundan akıntı geliyorsa, bunlar kurban için uygun değiller. Hayvanlar bu kesim alanına girerken de Veteriner Sağlık Raporu kontrol ediliyor. Daha sonra kulak küpe numaralarıyla, Veteriner Sağlık Raporu uygun mu, onlara bakılıyor. Hayvanın genel durumu muayene ediliyor. Dişi hayvan kesimi de kısıtlandı, gebe olmayan kurbanların kesimine izin veriliyor. Belediyeler tarafından kurulan kurban pazarlarında 24 saat veteriner hekim olduğu için, hayvanların sağlık yönünden her türlü taraması gerçekleşmektedir.’’

Bakanlığın yeni uygulamasından bahseden Coşkun, ‘‘Bakanlığımızın yeni bir uygulaması var. hayvanbilgi.tarim.gov.tr’den ulaşabilecek bir sorgulama alanı var. Kurbanlık olarak düşünülen hayvanın kulak küpe numarası bu internet sitesine girildiğinde sorgulama yapıldığında hayvanın ırkı, yaşı ve aşılama bilgilerine ulaşılıyor. Böylece hayvanın kurbanlığa uygun olup olmadığı da bu şekilde anlaşılıyor.’’ şeklinde konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.