İstanbul’un 34 Camisinde Enderun Teravih Geleneği Yaşatılacak

Bu yıl, İstanbul’un 34 camisinde Enderun usulü teravih geleneği yaşatılacak.

Osmanlı döneminde uygulanan ezan, kamet, Kur’an-ı Kerim, ilahiler, kasideler ve duaların okunduğu Ramazan ayının kadim saray geleneği “Enderun usulü teravih”, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin yanı sıra 34 camide uygulanacak.

İSTANBUL’DA ENDERUN USULÜ TERAVİH GELENEĞİ

Buna göre;

  • Bağcılar’da Çiftlik Demircan Camisi’nde,
  • Bahçelievler’de Yenibosna Merkez Camisi’nde,
  • Beylikdüzü’nde Fatih Sultan Mehmet Camisi, Hz. Ebubekir Camisi, Mevlana Camisi ve Gürpınar Merkez Camisi’nde,
  • Eyüpsultan’da Eyüp Sultan Camisi’nde,
  • Fatih’te Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi, Fatih Camisi ve Sultanahmet Camisi’nde,
  • Kartal’da Erenler Camisi’nde,
  • Küçükçekmece’de Yavuz Selim Camisi ve Mehmet Akif Camisi’nde,
  • Maltepe’de Çınar Camisi’nde, Sancaktepe’de Ebubekir Sıddık Camisi, Fatma Fitnat Hanım Camisi ve Hacı Hakkı Çolak Camisi’nde,
  • Sarıyer’de Hamid-i Evvel Camisi’nde,
  • Şişli’de Mecidiyeköy Merkez Camisi, Şişli Camisi, Çiftecevizler Camisi, Muradiye Camisi, Filiz Camisi ve Teşvikiye Camisi’nde,
  • Üsküdar’da Kirazlıtepe Büyük Cami, Kuba Camisi, Hacı Nuri Topbaş Camisi, Yavuz Selim Camisi, Güzeltepe Birlik Camisi, Valide-i Atik Camisi, İmam-ı Azam Camisi ve Valide-i Cedid Camisi’nde,
  • Zeytinburnu’nda ise Seyitnizam Camisi, Ulu Cami ve Tepebağ Dutluk Camisi’nde Ramazan’ın belirli günlerinde Enderun usulü teravih namazı eda edilecek.

Kaynak: İstanbul Müftülüğü

İslam ve İhsan

ENDERUN USULÜ TERAVİH NEDİR VE NASIL KILINIR?

Enderun Usulü Teravih Nedir ve Nasıl Kılınır?

İSTANBUL’DA ENDERUN USULÜ TERAVİH NAMAZI KILINACAK CAMİLER

İstanbul’da Enderun Usulü Teravih Namazı Kılınacak Camiler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.