İstanbul'un Barajlarında Su Seviyesi Yüzde 32,25 Ölçüldü
İstanbul'a su sağlayan barajlardaki doluluk yüzde 32,25 ile son zamanların en düşük seviyesinde seyrediyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) verilerine göre, geçen yıl yüzde 89,68'e kadar yükselen barajlardaki su seviyesi yağışların yetersiz olması nedeniyle düşerek bugün itibarıyla yüzde 32,25 seviyelerine indi. Barajların doluluk oranları Alibey'de yüzde 18,29, Büyükçekmece'de yüzde 35,32, Darlık'ta yüzde 28,83, Elmalı'da yüzde 31,62, Istrancalar'da yüzde 36,81, Kazandere'de yüzde 7,06, Ömerli'de yüzde 35,96, Pabuçdere'de yüzde 4,9, Sazlıdere'de yüzde 37,53, Terkos'ta ise yüzde 38,81 olarak kaydedildi. Verilere göre, bu yıl barajlara düşen yağış miktarı metrekare başına 0,73 kilogram ölçüldü.
Su seviyesi 280,18 milyon metreküpe düştü
Kente su sağlayan baraj ve göletler 868 milyon 683 bin metreküp biriktirme hacmine sahipken su miktarı bugün itibarıyla 280,18 milyon metreküp seviyesinde ölçüldü.
İstanbul'da günlük su tüketimi dün itibarıyla 2 milyon 911 bin metreküp oldu. Melen ve Yeşilçay'dan alınan su miktarı ise 351,9 milyon metreküp olarak gerçekleşti. İstanbul'da içme suyu arıtma tesislerinden bu yıl şehre verilen su miktarı 14,82 milyon metreküp olarak belirlendi.
Son 10 yılın doluluk oranları
İSKİ istatistiklerine göre baraj doluluk oranları 2013'te yüzde 64,28, 2014'te yüzde 35,44, 2015'te yüzde 73,15, 2016'da yüzde 60,81, 2017'de yüzde 55,55, 2018'de yüzde 65,51, 2019'da yüzde 86,86, 2020'de yüzde 39,31, 2021'de 19,47, 2022'de ise 48,2 olarak kayda geçti.
"Çok fazla yağış almıyor İstanbul"
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, geçen yazdan başlayarak Türkiye genelinde genel bir yağış azlığının söz konusu olduğunu söyledi.
Özellikle son birkaç ayda İstanbul ve İstanbul'a su sağlayan havzalarda çok ciddi bir yağış azalmasının yaşandığını anlatan Kurnaz, "İstanbul'un kendisine de çok fazla yağış düşmediği için İstanbul'un barajları yavaş yavaş boşalmaya başladı. Yani kışın ortasındayız, orta göbeğindeyiz. Buna rağmen çok fazla yağış almıyor İstanbul. Bu da ciddi bir sorun bizim açımızdan." diye konuştu.
Suyun tasarruflu kullanılmasıyla ilgili uyarıları genelde insanların yaz aylarında duymaya alışkın olduğunu dile getiren Kurnaz, bu uyarıların artık 12 ay boyunca yapılması gerektiğini belirtti.
"Barajlardaki su miktarı gittikçe de azalıyor"
Kurnaz, İstanbul'da su kullanımının şu anda aynı şekilde devam ettiğini ifade ederek şöyle konuştu:
"Barajlardaki su miktarı yüzde 30'lara düşmüş durumda ve gittikçe de azalıyor. Önümüzdeki günlerde de sanıyorum gelecek haftanın ortasına kadar İstanbul'da bir yağış beklenmiyor. Sadece 11, 12'si gibi bir yağış var. Ondan sonra da gene günlük, güneşlik olacak havalar. Dolayısıyla su kullanımı konusunda hepimizin çok çok dikkatli olması gerekiyor."
Türkiye'de ve İstanbul'da günlük suyunu çok dikkatli ve az kullanan çok geniş bir grup insan olduğunu dile getiren Kurnaz, ancak bütün bunları göz ardı ederek havuzunu dolduran, arabasını sık sık yıkatan, halı yıkayan birçok kişinin de bulunduğunu kaydetti.
Kurnaz, "Artık çok su kullanan şeyleri yapmamamız gerekiyor. Ben elimi yıkarken musluğu kapatayım iyi güzel ama hani başka biri gelip havuzunu dolduruyorsa ben istediğim kadar elimi yıkarken suyu kapatayım, çok fazla bir şey fark etmiyor. Büyük su kullanan kişilerin çok daha dikkatli olması, hatta bana göre su fiyatının da buna göre belirlenmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.
"Yüzde 20'leri görüyor olabiliriz"
Benzer bir durumun 2021'de görüldüğüne, o zaman 15 Ocak civarında çok ciddi yağışların başladığına ve ondan sonra da çok ağır bir sorun yaşanmadığına değinen Kurnaz, şunları söyledi:
"Eğer o beklenen yağışlar gelmeyecek olur ve biz ilkbahara doğru böyle gidecek olursak ciddi su kısıntıları olmaya başlayacak. Çünkü İstanbul'un suyu yok ve barajlardaki şu miktarı da her geçen gün azalmakta. Yani şu anda yüzde 32 civarına düştü ve böyle devam edecek olursa hani birkaç hafta içinde yüzde 20'leri görüyor olabiliriz. Bu da çok ciddi bir problem İstanbul açısından."
"Kuraklığın kendisi var zaten"
"Kuraklık tehlikesinin çok ötesinde şu anda kuraklığın kendisi var zaten. Yani aylardır doğru düzgün yağış düşmüyor, kar düşmüyor. Bunlara baktığımız zaman zaten kuraklığın orta göbeğinde yaşıyor bu bölge şu anda." diyen Kurnaz, bu durumun küresel ısınmayla ilgili olduğunu, içinde bulunulan Doğu Akdeniz Bölgesi'nin yağışların zaten azalmasının beklendiği bir bölge olduğunu, burada gelecek 20, 30 sene içerisinde yağışların yüzde 10-20 arasında azalmasının beklendiğini vurguladı.
Kurnaz, bu senenin durumunun özel olduğunu, her senenin bu yıl gibi kötü olmayacağını anlatarak, "Bizim ülke olarak gelecekte yağış azalmasına karşı şimdiden önlem almaya başlamamız gerekiyor. Türkiye suyunun yaklaşık yüzde 75'ini tarımda kullanıyor. Dolayısıyla en baştan gereken şey tarımda kullanılan suyu çok dikkatli harcamaktır. Bu eski usul saldım tarlaya suyu sulama yöntemlerinden vazgeçip olabildiğince damla sulama yöntemlerini dönmemiz gerekiyor." diye konuştu.
"2050 veya 2100 yılında Türkiye'yi çok ciddi bir su krizi mücadelesi beklemektedir"
Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) Kurucusu Prof. Dr. Aziz Akgül ise Türkiye'nin su zengini olmadığına işaret ederek, "Ülkemizin su kaynakları, tek elden çok iyi bir su yönetimi ve işletmesiyle ancak kendi kendine yetebilecek durumdadır." dedi.
Yağışların azalmasına dikkati çeken Akgül, "2050 veya 2100 yılında Türkiye'yi çok ciddi bir su krizi mücadelesi beklemektedir. Bu tehlikeyi en aza indirmek için su kaynaklarımız çok dikkatli yönetilmelidir." ifadelerini kullandı.
Evde su tasarrufunun önemine değinen ve su israfını engellemek için günlük hayatta uygulanabilecek pratik yöntemler olduğuna değinen Akgül, şunları kaydetti:
"Sebze ve meyveleri akan su altında yıkamak yerine su dolu kapta bir süre bekletin. Sebze ve meyveleri yıkadığınız su ile çiçeklere su verin. Kirlileri bulaşık makinesine koymadan önce dakikalarca sudan geçirmeyin. Haşlama yumurta suyunu boşa harcamayın. Bu suyu soğutarak bitkileriniz için kullanın. Bulaşıklarınızı elde yıkamayın. Bulaşık ve çamaşır makinesini tamamen dolduktan sonra çalıştırın. İdeal duş süresini 10 dakikayı geçmeyecek şekilde ayarlayın. Suyun sıcağa dönmesini beklerken akan suyu ziyan etmeyin. Bir kova içinde biriktirerek başka bir alanda kullanın. Dişlerinizi fırçalarken, tıraş olurken, ellerinizi yıkarken musluğu boş yere akıtmayın. Düşük akımlı veya sensörlü musluk başlığı kullanın. Bahçeniz için sulama aparatları tercih edin. Bu sayede daha az miktarda su ile bahçe bakımı yapabilirsiniz. Sebepsiz yere sifonu kullanmayın. Unutmayın ki, sifonu her çektiğinizde 9 litre su harcarsınız. Su sayacınızı kontrol edin. Ne kadar su harcadığınızı görmeniz tasarruf konusunda sizlere destek olacaktır."