Kâfirûn Suresi 2. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Kâfirûn Suresi 2. ayeti ne anlatıyor? Kâfirûn Suresi 2. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Kâfirûn Suresi 2. Ayetinin Arapçası:

لَٓا اَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَۙ

Kâfirûn Suresi 2. Ayetinin Meali (Anlamı):

“Sizin taptığınıza ben tapmam.”

Kâfirûn Suresi 2. Ayetinin Tefsiri:

Resûlullah (s.a.s.)’in kulluk ettiği ilâh, hiç şüphesiz tek olan Allah Teâlâ’dır. Kâfirlerin taptığı mabudlar ise, Allah’ın dışında O’na ortak koştukları ve bir şekilde kendilerine ibâdet edip yalvardıkları ister taştan ister ağaçtan yapılmış olsun çeşitli putlar, melekler, cinler, nebîler, ölmüş insanların ruhları, güneş, ay, yıldız, hayvanlar, ağaçlar, nehirler, hayalî tanrılar ve tanrıçalar olabilir. Aslında onlar Allah’ı da biliyor ve O’na da ibâdet ediyor, O’na da yalvarıyorlardı. Fakat bu şirkle karışık bir ibâdet olduğu için, makbul bir ibâdet değildi. Terk edilmesi gereken bir durumdu. Çünkü tevhide inanan insanın, sadece Allah’a tapması ve O’nun dışındaki tüm sahte ilâhları bırakması gerekir. Dolayısıyla “Ben sizin taptıklarınıza tapmam” ifadesi içinde elbette “Allah Teâlâ”yı istisnâ etmek lazımdır.

Bu âyet-i kerîmeleri birlikte değerlendirdiğimiz zaman şöyle bir mâna anlamaktayız:

Resûlullah (s.a.s.), Yüce Allah’ın emriyle kâfirlere, üst üste tekitlerle ne şimdi ne de gelecekte kesinlikle putlara tapmayacağını, yaşadığı sürece böyle bir şeyin kendisinden asla sadır olmayacağını ilan eder. Hem ibâdet ettikleri ilâhın, hem de ibâdet etme şekillerinin, asla uzlaşmayacak biçimde birbirinden tamamen farklı olduğunu bildirir. Böylece kâfirlerin “belki uzlaşma olur, biz de gönül huzuruyla putperestliğimize devam ederiz” şeklindeki heveslerini kursaklarında bırakır. Peygamberimiz (s.a.s.), uzlaşmayı tamamen reddettiği gibi, onları da İslâm’a davet etmekle birlikte, Allah’a tapıp tapmamakta kendi tercihlerine bırakmıştır. İsteyen inanır Allah’a kulluk eder; isteyen küfründe devam eder. Âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:

“ De ki: «Gerçek, Rabbinizden gelmiştir. Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin...»  (Kehf 18/29)

Zaten bir sonraki âyet bu genel kaideyi beyân etmektedir:

Kâfirûn Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Kâfirûn Suresi 2. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...