Ahirete İman

Takvânın Anlâmı Nedir?

“…Sizin Allah katında en değerliniz, takvâ bakımından en üstün olanınızdır…” (el-Hucurât, 13) buyurmaktadır. Peki, takvâ nedir? Takvâ hangi mânâlara gelir?

Kıyâmet Günü En Şiddetli Hesap

Cenâb-ı Hak, lutfettiği maddî-mânevî bütün nîmetlerden âhirette biz kulları­nı hesâba çekeceğini birçok âyet-i kerîme ile beyân buyurmuştur.

Ahireti Neden İstemiyoruz?

İnsanoğlu dünyada her şeyin fâni olduğunu, kendisinin de fâni bir varlık olduğunu hiçbir zaman unutmamalı.

Bir Kral İle Gencin İbretlik Kıssası

Ticaret, helal yoldan kazanç sağlamak için yapılır. Dinimizce de makbul bir iştir. Hz. Peygamber (sav) ve mezhep imamımız Ebu Hanife’nin de mesleğidir.

Haşir Gününde Şehitler Nasıl Dirilecek?

Kıyamet günü yeniden dirilişte, Allah yolunda savaşıp şehit olanlar nasıl dirilecek?

Her İnsan Müslüman mı Doğar?

Her insan İslâm fıtratı üzere dünyaya gelir. Daha sonra nefis ve şeytan insanın fıtratında kaymalara sebep olur.

Ahiret İnancının Faydaları

Ahiret inancının faydaları nelerdir? Ahiret inancının faydaları kısaca...

Kalb ve Dilin Dürüstlüğü

Doğrulukta, kalbin ve dilin dürüstlüğü pek büyük önem arzeder. Kalb, beden ülkesindeki tüm organların reisidir. Tek Allah’a iman edip dürüstlüğü benimseyen bir

Allah (cc) Kâinâtı Niçin Yarattı?

İnsan, sahip olduğu bütün nîmetlerin hesâbını vereceğini unutmamalıdır.

Tefekkür Eden İnsan Şuuru

Eşsiz bir hidâyet ve saâdet rehberi olan Kur’ân-ı Kerîm, pek çok âyet-i kerîmesinde insanın yaratılışındaki hikmetleri, kâinattaki hârikulâde nizâmı ve Kur’ân-ı

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.