Cemiyet Hayatımız

İdeal Müslüman Nasıl Olmalı?

İdeal Müslüman yorgunluğunu başka bir meşguliyetle gideren, tembelliği lügatinden söküp atan, fitne üretmesi için şeytana fırsat vermeyen Müslümandır. İdeal Müs

Sohbet Kardeşliği

Allah Teâlâ, Kur’ân-ı Kerîm’de mü’minlerin kardeş olduğunu beyan buyurur.[1] Efendimiz de din kardeşleri arasında sağlam bir muhabbet bağı tesis edilmeden kâmil

Hak Çağrısı

Çarpıtılmış zamanlara ulaştık, dini zemin ayağımızın altından kaydırılmaya çalışılıyor, özenle yaşatmamız gereken biricik kavramın can suyumuz olan “Hak” olduğu

Mezhepsizlik Canlandırılmaya Çalışılıyor

Son zamanlarda ülkemizde de görülmeye başlayan güya “Kur’an Müslümanlığı” ya da “Hadis Müslümanlığı” masum ismi altında mezhepsizlik cereyanı canlandırılmaya ça

Hangi İslâm Hangi Müslüman?

Birkaç çeşit İslam, bir kaç çeşit müslüman olmayacağına göre yazının başlığı tuhaf görülebilir. Fakat ne yazık ki; günümüzdeki İslam ve müslüman algısı gerçek İ

Tasavvufta Manevi Tekâmülün 3 Basamağı

Tasavvuftaki mânevî tekâmülün üç basamağı şöyle açıklanıyor.

Müslümanın Dış Görünüşü Nasıl Olmalı?

İslâm; temizlik, nezâket ve zarâfet dînidir. Müslümanların kalbî hassâsiyetleri kadar dış görünüşlerine de îtinâ göstermeleri îcâb eder. Bu bakımdan bedenleri,

İslam'ı Korku Malzemesine Dönüştürüyorlar

Çağımızın belalarından biri olan İslamofobi, “İslam korkusu” üretmek anlamına geliyor ve İslam’ı bir korku malzemesine dönüştürüp, insanlarla İslam’ın arasına u

Dini Aşkla Yaşamak

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in mübârek rûhâniyetinden, O’nun vârisi ve vekili mesâbesindeki «altın silsile» yoluyla beslenerek sâlih bir

Allah Kimleri Sever Kimleri Sevmez

Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve bugün tüm camilerde okunacak olan Cuma hutbesi yayınlandı. Hutbenin bu haftaki

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.