Cemiyet Hayatımız

Yoklukta Sabrettik Toklukta Kaybediyoruz

Genç TV'nin hazırladığı videoda pastane ve restorant sahibi Adil Huy ve Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Serdar Eryılmaz günümüz israfını ve zara

İslam'da Zenginlik Anlayışı

“El kârda, gönül Yâr’da” olduktan sonra, servet ve zenginliğin hiçbir zararı yoktur. Dünya ile meşgul olmak değil, onu Hakk’a kulluğa perde etmek mahzurludur. Y

Hayvanların Faydaları Nelerdir?

Hayvanların faydaları nelerdir? Hayvanların faydaları ile ilgili ayetler nelerdir? Kur’an-ı Kerim’de geçen hayvanların insanlara olan bazı yararları... 

Bugünkü Müslümanın Derdi

Her türlü bilgiye ulaşmanın son derece kolaylaştığı bir zamanda Müslümanlar için en hayâtî ve öncelikli tahsîlin, dînimizi doğru öğrenip takvâ üzere hayatımıza

Ev Alma Komşu Al

Kul hakkı mevzuunda titizlik gösterilmesi gereken hususlardan biri de komşu hakkıdır. Cenâb-ı Hak, komşu hukûkuna riâyeti ısrarla emretmiştir. Zîrâ insan, akrab

Allah Neden Kimini Zengin Kimini Fakir Yarattı?

Zenginlik ve fakirlik kader midir? Zenginlik insanı bozar mı? Allah her istediğimizi verir mi? Allah kullarına neden zenginlik ve fakirlik verir? Fakirlik ve ze

Mü'minlerin Dostu

Mü’min, Allâh’ı kendisine “velî: dost” seçen kimsedir. Diğer dostları, Allah ile dost oldukları kadar ona yakın; O büyük ve yegâne dosta bigâne kaldıkları kadar

Yapılan İşler Nasıl Değerlenir?

Kulu, Rabbine yaklaştıran ameller vardır. Kul, bunları yerine getirdikçe Rabbinin katındaki derecesi yükselir ve sonunda öyle bir noktaya gelir ki Allah’ın; «Ku

Ölüm Nasıl Güzelleşir?

Ölümü yaklaşan insan nasıl davranır? Ölümü güzelleştirmek elimizde mi? İşte ölümü güzelleştirmenin yolu...

Ayak Ucuna Bakarak Yürümenin Faydaları

Peygamber Efen­di­miz (s.a.v.), yü­rür­ken ge­rek­me­dik­çe et­ra­fı­na ba­kın­maz, umû­mi­yet­le ayak­la­rı­nın ucu­na ba­ka­rak, san­ki yo­kuş­tan ini­yor­muş

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.