ÇOCUĞUMUZ

Çocuklarda Hastalık Bulaşmasını Önlemenin Yolu El Hijyeninden Geçiyor

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Gül Güner Nar, okul çağı döneminde sonbaharda sık görülen üst ve alt solunum yolları hastalıklarının bulaşmasını önleme

Evladın Baba Üzerindeki Üç Hakkı

Çocuğun babası üzerinde hakkı nedir? Hz. Ömer (ra.), bir babanın evladına karşı görevlerini şöyle sıralıyor.

Çocuk Yetiştirirken Dikkat Edilecek Hususlar

Çocuk, Allah’ın bir lütfudur. Anne-babaların en önemli vazifesi çocuklarını İslam’a uygun yetiştirmektir. Peki İslam’a uygun çocuk nasıl yetiştirilir? Çocuk nas

Çocuklarla Oynanabilecek Oyunlar

Oyun oynamak bir ihtiyaç mıdır? Oyuncak seçimi nasıl olmalıdır? Peygamberimizin (s.a.s.) çoçuklarla oynadığı oyunlar nelerdir? Oyuncak seçiminde dikkat edilmesi

Ağır Çanta Taşıyan Öğrencilerde Sırt ve Bel Ağrısı Riski Artıyor

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Özgür Oktay Nar, okulların açılmasıyla özellikle ilkokul ve ortaokula giden çocuklarda sırt ve bel ağrısı şikayetlerini

Ebeveynler Sosyal Platformlarındaki Tehlikelere Karşı İlk "Kalkan" Olmalı

Oyun ve platformlarda çocuk ve gençleri hedef alan tehlikelere karşı var olan yasal düzenlemenin yanında uygulama yönetmeliğinin bir an önce hazırlanması gerekt

Küçükçekmece'de 180 Hafız İcazet Aldı

İstanbul Küçükçekmece İlçe Müftülüğüne bağlı Kur'an kurslarında eğitimini tamamlayan 180 hafız için icazet merasimi düzenlendi.

Namaz Kılan Evlat Yetiştirmenin Fazileti

İmanlı, ağzı dualı, edepli, namaz kılan evlatlar / çocuklar (nesiller) yetiştirmenin fazileti nedir?

Ne Büyük Bir Hüsran!

Çocuklarını çok seven ebeveynlerin onlara ahireti anlatmaması ve bu tahsili, ehemmiyetsiz görmek ne büyük bir hüsran!.. Üstelik bu ihmal ve hüsrânın cezası, o c

Çocuklarda Sağlıklı Ruhsal Gelişim İçin Ekran Maruziyetine Dikkat Edilmeli

Bolu İzzet Baysal Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı Hastalıkları Uzmanı Nilüfer Okumuş Aliyev, çocuklarda sağlıklı ruhsal gelişim

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.