ÇOCUĞUMUZ

Görme Engelli Çocukla Nasıl Oyun Oynanır?

Oyun, zihinsel yada fiziksel engele sahip olan çocukların farkındalık kazanma, kabullenme ve sosyal uyum gösterme aşamalarında oldukça etkin bir biçimde kullanı

Stres Çarkı Oynayan Çocuklar Dikkat!

Özellikle çocukların ellerinden düşürmediği "stres çarkı"nın, dikkat dağınıklığına hatta bağımlılığa yol açabileceği uyarısında bulunuldu.

Afganistan'da Türkiye Burslarına Rekor Başvuru

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı Yusuf, Afganistan'da bu yıl Türkiye Burslarına yaklaşık 10 bin öğrencinin başvurduğunu söyledi.

Akıllı Telefonlar Bebeklerde Geç Konuşmaya Neden Olabilir

Bilim insanları, akıllı telefon ve tabletle oynayan 6 ay ile 2 yaş arasındaki bebeklerde geç konuşma sorunu görülebileceğini açıkladı.

İşaret Diliyle Kur'an Eğimi Veriyor

Zonguldak'ta, merak edip öğrendiği işaret dili sayesinde Kur'an öğrenmek isteyen işitme engelli kadınlara ulaşan Hülya Yılmaz, onların dini eğitim almalarına ya

Akıllı Telefon Kullanım Yaşı 9'a İndi

Çocukların dünyada medya kullanım alışkanlıklarını araştıran İngiliz şirket, Türkiye'deki çocuklarda akıllı telefon kullanım yaşının 11-12'den 9-10'a indiğini o

Engelleri Yıkan Başarının Sırrı 'inanmak'

Otistik olduğu için evden çıkamayan ve bu nedenle aşırı kilo alan Can Demirci'nin hayatı yüzme sporu sayesinde değişti.

Oyunun Çocuk Gelişimi Açısından Faydaları

Oyun ne kadar geliştirilir ve çocuğa oyun oynama fırsatı ne kadar çok verilirse o oranda faydalı olur.

Hiperaktif Çocukların Tedavisi Nasıl Olur?

Her “hareketli” çocuk, hiperaktif değildir. Hiperaktif çocuklar, düşünmeden atağa geçerler. Uzun süreli dikkat gerektiren durumlara odaklanamazlar. Anne-baba, n

Medeniyet İnşa Eden Nesillerin Özellikleri

Ne ile yetişmiş, hangi esaslarla terbiye ve tahsil görmüş bir insandan bahsetmekteyiz? Elbette, bizim medeniyetimizi inşâ eden Allah ve Rasûlü’nün tâlimatlarıyl

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.