PEYGAMBERİMİZ

Sabır İle İlgili Hadisler ve Anlamları

Bela ve musibetler neden gelir? Dinimizde bela ve musibetlere sabretmenin hükmü nedir? Başımıza gelen musibetlere karşı nasıl davranmalıyız? Sabır ile ilgili ha

Kıble Değiştiğinde Sahabelerin Tepkisi

İlk kıblemiz neresiydi? Kıble değişince neler oldu? Kıblenin değişmesinin iyi yanları nelerdi? İkinci kıblemiz neresi? Kıblenin değiştiğini duyan sahabeler ne t

Peygamberimizin Selâmlaşma Âdâbı

İslam’da selamlaşma nasıl olur? Peygamber Efendimiz nasıl selamlaşırdı? Dinimizde selamlaşma şekli nasıldır ve selamlaşma kuralları nelerdir? İslam’a göre selam

Sahabenin Kulluk Hayatı Nasıldı?

Sahabenin kulluk hayatı nasıldı? Sahabiler İslam’ı nasıl yaşardı? Asr-ı Saadet’te kulluk hayatı...

Hz. Ömer’den (r.a.) Hz. Ali’ye (r.a.) 3 Soru

Ashâb-ı kiram, bilmedikleri konuları Hz. Ali’den (r.a.) öğrenirlerdi. İbn-i Ömer (r.a.) anlatıyor…

Peygamber Efendimiz’in Tavsiyeleri

Allah Resûlü'nden müminlere tavsiyeler...

Zir Bin Hubeyş’in (r.a.) Hayatı

Peygamber Efendimiz döneminde yaşadığı halde onu göremeyen kişi; Zir İbni Hubeyş’in (r.a.) kısaca hayatı...

Hz. Ali’nin (r.a.) Yahudi Merhab’ı Yenmesi

Hz. Ali’nin (r.a.) Peygamber Efendimiz’in talimatıyla Yahudilerin direncini kıran ve Hayber’in fethine zemin hazırlayan hareketi...

Hz. Muhammed’in (s.a.v.) Aslanı

Hz. Muhammed’in (s.a.v.) aslanı olarak bilinen ve Hendek harbi sırasında Peygamberimizin kendi zırh ve kılıcını kuşattığı kahraman sahabi ve Hendek (Ahzâb) harb

Hz. Ömer’in (r.a.) Müminlere Tavsiyeleri

Hz. Ömer’den (r.a.) Müslümanlara dünya ve ahiret saadeti için ışık tutacak kıymetli tavsiyeler…

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.