HADİSLER

“Âdemoğlu, Malım Malım Deyip Duruyor..” Hadisi Şerifi

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, “Elhâkümü’t-tekâsür” sûresini okuyup bitirdikten sonra yanına gelen sahabiye ne nasihatte bulunuyor? Hadisi şerifi nasıl

“Dünya Malına Kapılmayın Aksi Halde Ona Bağlanıp Kalırsınız...” Hadisi

Hadisi şerifi nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

“Şüphesiz Her Ümmetin Bir Fitnesi Vardır. Ümmetimin Fitnesi De Maldır” Hadisi

Peygamberimiz (s.a.v) ümmet için ne buyuruyor? Hadisi şerifi nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

“Ecelin Bundan Daha Aceleci Olacağını Zannederim...” Hadisi

Kulübelerini tamir eden sahabeyi ziyaret eden Efendimiz (s.a.v) ne nasihatte bulunuyor? Hadisi şerifi nasıl anlamı ve amel etmeliyiz? Hadisten çıkarmamız gereke

Ahde Vefa (Söze Sadakat) ile İlgili Hadisler

Müslümanın hayatında ahde vefanın önemi ve fazileti nedir? Peygamberimizin (s.a.v) ve sahabenin hayatından verilen sözün önemini anlatan örnekler ve ibretlik ha

“Uyanık Olunuz! Şüphesiz Dünya Değersizdir. Mal Mülk de Kıymetsizdir...” Hadisi

Hadisi şerifi bizi hangi konuda uyarıyor? Uyanık olun buyuruyor? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

"Dünya, Allah Katında Sivrisineğin Kanadı Kadar Bir Değere Sahip Olsaydı..." Hadisi

Allah'ın (c.c) dünyaya verdiği kıymet nedir? Hadisi şerifte örnek olarak sivrisineğin kanadının örnek verilmesinin hikmeti nedir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...

Mus’ab İbni Umeyr radıyallahu anh'ın Kefeni İle İlgili Hadis

Musab bin Umeyr (r.a) nasıl vefat etti? Şehit olduktan sonra Musab bin Umeyr (r.a) nasıl kefenlendi? Hadisi şerifi nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz? Hadisten çı

“Peygamberimiz Vefaat Ettiğinde Ne Altın, Ne Gümüş, Ne De Başka Bir Şey Bıraktı" Hadisi

Hadisi şerifi nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Hz. Aişe'nin Naklettiği Hadise

Hadiseyi nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.