HADİSLER

“Deccal, Mekke ve Medine’ye Giremez” Hadisi

Deccal’in giremeyeceği yerler nerelerdir? “Mekke ile Medine dışında, Deccâl’in ayak basmadığı bir yer kalmaz” hadisinde anlatılmak istenen nedir?

Her Namazda (İkinci Rekâtta) İhlas Suresini Okuyan Sahabe İle İlgili Hadis

Her namazın 2. rekatında ihlas suresi okuyan sahabi için Efendimiz (s.a.v) ne buyuruyor?

Peygamberimiz Nasıl İstiğfar Ederdi?

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz nasıl istiğfâr ederdi? Seyyidü’l-istiğfâr ile ilgili hadis-i şerif.

"Allah Teala Bir Kulunu Severse Cebrail’i (as) Çağırır ve Ona Der Ki…” Hadisi

Allah (c.c) sevdiği bir kulu herkese sevdirir hadisini nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

"Kulumu Sevince Ben Onun İşiten Kulağı, Gören Gözü, Tutan Eli ve Yürüyen Ayağı Olurum" Kutsi Hadisi

"Kulumu sevince ben onun işiten kulağı, gören gözü, tutan eli ve yürüyen ayağı olurum" kutsi hadisini nasıl anlamalı ve amel etmeliyiz? Hadisten çıkar

Korku Anında Okunacak Dua

Riyazüs Salihin'in hadislerinde geçen, bir kimsenin yolculukta insanlardan ya da başkalarından korktuğu zaman yani korku anında yapacağı dua ve fazileti...

Allah Haftanın 7 Gününde Sırasıyla Neler Yarattı?

Yeryüzündeki varlıklar kaç günde yaratıldı? İnsan (Adem Aleyhisselam) hangi gün yaratıldı? Cenab-ı Hakk’ın haftanın yedi gününde sırasıyla yarattığı varlıklar.

“Sura İki Üfleme Arasında Kırk Vardır” Hadisi

İsrafil Aleyhisselam sura kaç kez üfleyecek ve sura iki üfleyiş arasında ne kadar zaman geçecek? “Sûra iki üfleme arasında kırk vardır” hadisinde anlatılmak ist

“Allah Bazı Şeyleri Farz Kıldı, Onları İhmal Etmeyin” Hadisi

“Allah Teâlâ bazı şeyleri farz kıldı, onları ihmal etmeyin. Bazı günahlara yaklaşılmaması için sınırlar koydu, o sınırları aşmayın. Bazı şeyleri haram kıldı, o

“İnsanlar Deccâl’den Kaçıp Dağlara Sığınırlar” Hadisi

“İnsanlar Deccâl’den kaçıp dağlara sığınırlar” hadisinde anlatılmak istenmektedir?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.