HAYATIMIZ

Kirlenmemek mi Temizlenmek mi?

Kirlenmemek idealdir. Ama ne ölçüde mümkündür. Günahkârların vatanı olan dünyada bu ideal nasıl gerçekleştirilebilir?

Her Sabah Kendimize Sormamız Gereken Soru

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi her sabah kendimizi sorgulamamızın gerektiğini anlatıyor.

Bunalımlardan Kurtulmanın Yolu!

Akıl, insanı uçsuz bucaksız bir okyanusun kenarına götürür. Lâkin rûhunda aşk denizine açılacak güç bulunmayan kimse, aklın onu bıraktığı kıyılarda ortaya çıkan

Dünyadan El Etek Çekmek Doğru mu?

Bâyezîd-i Bistâmî Hazretleri buyurur: “Dünyanın ne kıymeti var ki, ona karşı zâhid davranmaktan bahsedilsin!”[1]

Gözümü Haramdan Nasıl Korururum?

Gözümüzü haramlardan nasıl koruyabiliriz, bakılması haram bir şeye gayr-i irâdî gözümüz ilişirse ne yapmalıyız. İşte bu soruların cevabı...

Hocaların İnternet Fenomeni Olması Yararlı mı?

Şebnem Dergisi Yazarı Fatmak Çatak, Dergi'nin Mayıs sayısında vaiz ve vaizeler hakkında yazdı. Ayrıca Çatak, son zamanlarda bazı hocaefendilerin internette feno

Müslüman Neden Tetikte Yaşamalı?

Ahmet Taşgetiren bu ay [Mayıs 2015] Altınoluk Dergisi'nde çıkan  "Kirlenmeme Hassasiyeti" başlıklı yazısında, Müslümanların günahlara karşı tetikte durup, teyak

Dünyada Huzuru Ayakta Tutacak 4 Davranış

Bir İslâm toplumu, gelir farklarının uçurum seviyesinde olduğu bir duruma gelebilir mi? 

İşçi Ücreti Talimatnamesi; "yediğinizden Yedirin"

"Yediğinizden yedirin, içtiğinizden içirin" hadisi, ücret tayininde de bir kıstas olarak düşünülebilir mi?

Kapitalist Düzende Müslümanca Yaşamak Mümkün mü?

Kapitalist düzen içerisinde müslümanca yaşamak mümkün mü?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.