HAYATIMIZ

Bilim İnsanları Açıkladı: Para Mutluluğu Getirmiyor

Yapılan son araştırmalar insanların gelirleri ile mutluluğu arasında doğru orantı olmadığını ortaya koydu.

Telefonlar İnsana Nasıl Zarar Veriyor?

Gün içerisinde çok büyük bir zamanımızı artık akıllı telefonlarda geçiriyoruz. Otobüste, arabada ya da evde herkesin eli cep telefonunda, kafası da doğa olarak

Müslüman'ın En Belirgin İki Özelliği!

Cenâb-ı Hak, Peygamber Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’i âlemlere rahmet olarak göndermiştir. O, 1400 sene evvelinden kıyâmete kadar en alt kademeden en

Çin'den Kaçan Uygur Türkleri Türkiye'de Sıkıntı Çekiyor

Çin'in Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden gelen Uygur Türkleri, İstanbul'da belediyelerin ve sivil toplum kuruluşlarının yardımlarıyla hayatta kalmaya çalışıyorlar

'veresiye Defteri' Kalkıyor

İstanbul Bakkallar Odası'nın projesiyle "veresiye defterleri" artık kaldırılıyor. Borç kayıtları için bilgisayar programı geliştirildi.

İstanbul Camii Açıldı!

2005 yılından bu yana Afrika’da İnsanî Yardım ve Eğitim çalışmalarına kesintisiz devam eden Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı, partner vakıf ve dernekler vasıtasıyla Afr

Her İyiliğimiz Dönüp Bizi Bulacak

Uzman Psikolog Mehmet Dinç, Altınoluk Dergisi'nde bu ay "Yürüklerimizi Hafifletelim" başlıklı yazısında insana ve insana dair her şeye karşı bakışımızı sorguluy

Tebbet Sûresi’nin Önemi!

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Peygamber Efendimiz’e ve mukaddesetamıza dil uzatan cahillere karşı gerekli tavırları almamız hususunda uyarılarda bulunuyor. 

Evliya Zannettiğimiz Câhiller Kimlerdir!

Altınoluk Dergisi'nin bu ayki sayısında, Merhum Mahmûd Sâmi Ramazanoğlu Hazretlerinin, Bakara Suresi tefsirinin bir bölümüne yer verildi. 75 ve 82. âyetlerin te

Dinlere Hakaret ‘uluslararası Suç’ Olsun!

Dünya Müslüman Alimler Birliği, "dinleri aşağılamanın" Birleşmiş Milletler (BM) nezdinde suç sayılması için uluslararası yasa hazırlanması çağrısında bulundu.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.