HİDAYET ÖYKÜLERİ

Ezanla Gelen Hidayet

Türk arkadaşı ile geldiği Kayseri'de duyduğu ezan sesinden etkilenen Hollanda vatandaşı Reneangelo Gianmarco Pinedo, Müslümanlığı seçip, Muhammed Mustafa ismini

17 Yıl Araştırdıktan Sonra Müslüman Oldu

Almanya'da yaşayan ve bir Türk ile evli olan 51 yaşındaki Anja Runde Döndü, İslam dinini 17 yıl araştırdıktan sonra Mersin'in Erdemli ilçesinde Müslümanlığı kab

Bir Sahabinin Hidayet Hikayesi

Meşhur Hatem-i Tai'nin kızı Seffane ve oğlu Adiyy bin Hatem'in İslam ile şereflenmesi ve Peygamber Efendimiz'in vefatından sonra gerçekleşen üç haberi...

18 Yaşında Müslüman Oldu

Yaklaşık 3 yıllık araştırmalarının ardından 17 yaşındayken İslam'ın aradığı din olduğuna kanaat getirerek 18'inde Müslüman olan Romanyalı Radu Adrian Cosma, ila

Amellerde İhlas ve Niyetin Önemi

Ameller hangi niyetle olmalıdır ki nefis için, kendi benliği için değil de Rabbi için olsun? Amellerde ihlâs ve niyetin önemi anlatan güzel bir kıssa...

Cenâb-ı Hakk’ın Gazabını En Çok Çeken Husus

Cenâb-ı Hakk’ın en çok gazabını çeken husus; yüce Zât’ına kulluk için yarattığı insanın, insan için yarattığı fânî varlıklara gönlünü kaptırarak kendisinden yüz

Ailesi Hristiyan Kendisi Müslüman Bir İmam

Namibya’da ailesi Hristiyan olan Başkent Windhoeh İslam Merkezinin İmamı Mohammed Negumbo, 21 yaşında Müslüman bir aileyle tanışmasıyla İslamı seçtiğini söyledi

Peygamberimize (s.a.v) Suikast Planlayan Müşriğin Sonu

Hazret-i Peygamber -sallallâhu aleyhi ve sellem-’ i öldürmek kastıyla gelen müşrğin sonu ne oldu?

Ramazan'dan Etkilendi Müslüman Oldu

Tekirdağ'a gelin gelen Moldova uyruklu Eujenia Petcu, ramazanın ikliminden etkilenerek Müslüman oldu.

Rum Elçiyi Hidayete Erdiren Sohbet

Medine’ye siyâsî bir görüşme için gelen Rum elçinin Hz. Ömer’in (r.a.) sohbeti sonrasında gönlünde îman güneşinin parıldaması ve hidayete ermesini anlatan hikây

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.