İLİM

Ayıpları Örtmede Gece Gibi Ol!

İslam insanların birbirlerini gözetleyip ayıplarını araştırmayı yasaklamıştır. Peki müslümanın bu konuda ki duruşu nasıl olmalıdır? Birbirleri arasında nasıl bi

İhmale Gelmez Fazilet

Hizmet insanı, son nefese kadar hizmet düşünen adamdır. Böyle bir hizmet insanını istirahata almak, artık ölüme terk etmek gibidir. Belki hizmetin çeşidi ve şek

Türk Bilim İnsanları Giyilebilir Sensör Teknolojisi Geliştirdi

Harvard Üniversitesinde doktora sonrası çalışmalar yapan iki Türk akademisyen, silikon ve kumaştan yapılan, vücut yapısıyla uyumlu, giyilebilir sensör teknoloji

Hizmet Ehlini Yetiştiren Liderlik

İnsan elbette Hak yolunda karşılıksız koşabilmelidir. Hizmet eri böyle düşünmeli. Ancak hizmeti veren de hizmet erini daima koruyup kollamalı. İstismarın kokusu

Kitap Yüklü Z'âlim'ler

İlim, onu kullananların kalbî durumuna göre faydalı veya zararlı olabilen, iki uçlu bir bıçak gibidir. Hayra da kullanılabilir, şerre de âlet edilebilir. Tarih

İlk Kez Bir Madde Dünya'nın Yörüngesine Işınlandı

Uzay Yolu filminde sık sık izleyiciye sunulan ‘ışınlanma’ teknolojisi için Çinli bilim insanları önemli bir adıma imza attı.

Elektrik Enerjisi Üretmenin En Kolay Yolu

İngiltere'deki Bird Caddesi üzerine inşa edilen özel üçgen paneller üzerinde yürüyen insanlar elektrik üreterek sokak lambalarının yanmasını sağlıyor.

Hayra Vesile Olan Eğitim

Hamiyetperver varlıklı insanlar, hususiyle kabiliyetli yavruların iyi bir eğitim almasında yardımcı olmayı bir vazife bilmelidirler. Eğitimciler de “Hayır” deme

Gönül Kapılarını Çalanlar

Hak ve hakikat davetçileri olan Peygamberler, Rabbânî âlimler ve mürşidler, insanların kendilerine gelmelerinden çok, onların yanına giderek gönül kapılarını ça

Yeni Atom Parçacığı Keşfedildi

Avrupa'daki Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nda görevli fizikçiler, uzun süredir teoride var olduğu kabul edilen ancak daha önce hiç görülmeyen baryontürünün anlık

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.