İMAN

İslam Kişisel Gelişim Programı

Peygamber Efendimiz (s.a.v) önderliğinde maddi ve manevi bir iklim geçişi, kalbi ve bedeni terbiye, her müslümanın uyması gereken bir liste, bir program...

Abidi Cehenneme Sürükleyen Dil

Kur’ân-ı Kerîm ve Peygamber Efendimiz Cennete bir karış kalıp da kaybedenleri, Cehenneme bir karış kalıp da kazananları haber vermektedir. Cenâb-ı Hak, ölüm gel

Hakk’a Yapılan Edepsizlik

Kulluk edebini lâyıkıyla yaşayanlar, bütün güzelliklerin Hak’tan, bütün kusurlarınsa kendi nefislerinden kaynaklandığı şuuruna ererler.

Allah İle Beraber Olmanın Sırrı

Edeb, İslâm nazarında o kadar ehemmiyetlidir ki, onu kısaca târif etmek için “İslâm, edepten ibârettir.” denilebilir. Çünkü Allah ve Resûlü’ne itaat edilerek ya

Allah'ın Himaye Ettiği Müslüman

İslam’da yardım isteyene yardım etmek, Müslümanın boynuna borçtur.

İnsan Niçin Yaratıldı?

Yaratılan her varlıkta bir hikmet ve gerekçe vardır. Elbette ki insanda bu cihana keyfince vakit tüketmek için gelmemiştir. İlâhî mes’ûliyetleri ve vazifeleri v

İmandan Sonra En Önemli İş

Cenâb-ı Hak Cenneti sâliha annelerin ayakları altına sermiş, babayı da Cennetin orta kapısı kılmıştır. Artık dileyen onları memnûn etsin, dileyen de kırıp incit

Kalp Çatlatan Uyarı!

Biz Müslümanların en büyük vazifesi; cehaleti gidermektir, kendi nefsimizden de bütün insan cinsimizden de.

Nefsin Tuzakları

İnsanoğluna sayılı günler hâlinde lütfedilmiş olan hayat nîmeti, ilâhî bir imtihan vesîlesidir.

İmanın Lezzeti Nasıl Alınır?

Hâli vakti yerinde olanlar, bu “takdîr-i ilâhî”yi iyi idrâk ederek ihtiyaç sâhiplerine karşı hissiz kalmamalı, büyük bir ibâdet vecdiyle yardımlarına koşmalıdır

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.