İSLAM

Medine’den Dönen Hacılara Sorular

Rabbimiz’in lûtf u keremiyle bir Ramazân-ı Şerîf’i daha idrâk ettik. Bir sonraki Ramazân-ı Şerîf’e ulaşabilecek miyiz, bilemiyoruz. Lâkin şu bir hakikattir ki,

Namaz Hakkındaki Sır Bilim İnsanlarına Secde Ettiriyor!

Müslümanlığın temel yapı taşlarından biri olan namazın maneviyatımıza olduğu kadar beden sağlığımıza da etkisi var.

Rasûlullah'ın Sünnetini Yaşamanın Temel Şartı

Allâh’ın kitâbını ve Rasûlullâh’ın sünnetini hayâtımıza tatbik edebilmek için, hakkı tebliğ ve halka hizmet vazîfesinin gönlümüzde bir sevdâ hâline gelmesi zarû

Orucun Değiştirdiği İnsan

Ramazân-ı şerîf, âdeta yoğunlaştırılmış bir mânevî tekâmül mektebi... Öyle ki; gönülleri zenginleştiren, kalplere seviye kazandıran; oruç, iftar, sahur, terâvih

Kendilerine Gıpta Edilecek İki Kişi

Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimizin en başta gelen vazifesi, insanlara Allah'ın dinini tebliğ etmektir. 

Teravihi 7 Farklı İmamla Kılıyorlar

Sakarya Üniversitesinde okuyan Yemen, Filistin, Fildişi Sahilleri, Benin ve Nijerli öğrenciler, ülkelerindeki geleneksel cübbelerini giyerek Kampüs Camisi'nde t

Ne Mutlu O Gençlere...

Bu sene uzun ve sıcak yaz günlerinde oruç tutuyoruz. Fakat unutulmamalıdır ki asıl zorluk, ilâhî rahmetten uzak kalmaktır. Asıl yakıcı sıcaklık, Cehennem ateşid

Rûhun En Güzel Gıdâsı

Cenâb-ı Hak, peygamberlerini nübüvvetin feyzini almaya oruçla hazırlamıştır. Onlar mânevî kemâlâtın zirvesine ulaşınca bir süre insanlık âleminden uzaklaşmış ve

Çocuklar İçin Oyun Alanı Olan Örnek Cami

Ankara'da Ahmet Hamdi Akseki Camisi'ne aileleriyle teravihe gelen çocuklar, kendileri için oluşturulan oyun alanında vakit geçirdi.

Ramazan'ın Özü Bunda Saklı!

Ramazanda Allah’ı hoşnut etmek gayretiyle kulluğa sarılmalıyız. Ramazan nurdur, miraçtır, rahmettir, secdedir, mânâdır. Ramazandaki bereket ve kutsallığı göremi

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.