Sorularla İslam

Depremzedelere Zekat Verilir mi?

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 10 şehirde yıkıma neden olan depremin yaralarını sarmak isteyen vatandaşların "Depremzedelere zekat verilebilir mi?

Kıyamet Alametleri

Kıyamet nedir? Kıyamet alametleri nelerdir, hangileri gerçekleşti? Kıyametin büyük ve küçük alametleri nelerdir? Kıyamet ne zaman kopacak? Kıyamet nasıl gerçekl

Hangi Durumlarda Yalan Söylemek Câizdir?

Yalan söylemenin caiz olduğu yerler var mıdır? Yalanın caiz olduğu durumlar.

Eğitim Usûllerine Göre Ne Tür Tarîkatlar Vardır?

Eğitim usûllerine göre ne tür tarîkatlar vardır? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor...

Tarîkat Nedir? Tasavvufla Aynı Mânâya mı Gelir? Ne Zaman Ortaya Çıkmıştır?

Tarîkat nedir? Tasavvufla aynı mânâya mı gelir? Ne zaman ortaya çıkmıştır? Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz cevaplıyor...

Huneyn Savaşı

Huneyn Savaşı ne zaman ve kimlerle yapıldı? Huneyn Savaşı’nın sebepleri ve sonuçları nelerdir? Müslümanların en çok ganimet kazandığı savaş: Huneyn Savaşı’nın k

Dinen Kadının Çalışmasında Bir Sakınca Var mıdır?

Zaruret nedir, ne değildir? Kadınların çalışması ne zaman zarûret olur? Bir insanın çalışması ne zaman zarûret durumuna gelir? Kadının çalışması ne zaman gerçek

Bir Tarikattaki Yanlış Tavırları Gördüğümüzde Orayı Terk mi Edeceğiz Yoksa Kabullenecek miyiz?

Herhangi bir tarîkat mensûbunda gördüğümüz yanlış bir tavrı “şüphelilerden kaçınmak” ilkesi çerçevesinde terk mi edeceğiz, yoksa kabûl mü? Prof. Dr. Hasan Kamil

İslam’da Borç Alıp Vermek

Kimden borç istenir? Borç zamanında ödenmezse ne yapılır? Borç isteyene vermemek günah mıdır? İslam’da borç alıp vermenin hükmü.

Günümüzde İcma Mümkün mü ve Neyi İfade Eder?

İcma nedir? Günümüzde icma mümkün müdür? Günümüzde icma neyui ifade eder? Halit Çalışkan cevaplıyor...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.