SORULARLA İSLAM

Selama Karşı “Merhaba” Diye Karşılık Vermenin Hükmü Nedir?

Selâmlaşmanın İslâm dinindeki yeri ve hükmü nedir? Selâma karşı “merhaba” diye karşılık vermenin hükmü nedir? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

İmama Uyan Kimse İçinden Fatiha ve Zammı Sure Okuyabilir mi?

Hanefi mezhebine göre imama uyan kimsenin içinden Fatiha ve zammı sureyi okumasının hükmü nedir? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

Allah Kelimesinin Aslı Nereden Gelmektedir?

Allah kelimesinin etimolojisi veyahut kökeni nedir? Allah kelimesinin aslı nereden gelmektedir? Fatih Çollak Hocaefendi Allah kelimesinin kökeni ve bu konuda il

Namazda Fatiha veya Zammı Sure Eksik veya Yanlış Okunursa Sehiv Secdesi Gerekir mi?

Namazda Fatiha suresinin veya zammı surenin eksik veya yanlış okunması durumunda sehiv secdesi gerekir mi? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

“Güzel Rüya Allah’tandır, Kötü Rüya Şeytandandır” Ne Demek?

“Güzel rüya Allah’tandır, kötü rüya şeytandandır” ne demektir ve bu hadisi nasıl anlamalıyız? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

Rebîülevvel Ayının Fazileti Nedir ve Bu Ayda Neler Yapılır?

Rebiülevvel ayının Müslümanlar için önemi nedir? Rebîülevvel ayının fazileti nedir ve bu ayda neler yapılır? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

“Çocuk Ağlayınca Namazı Kısa Tutmak” Hadisi

Peygamberimiz (sav.) namaz kılarken çocuk ağlaması duyunca ne yapardı? Doç. Dr. Murat Kaya, “Çocuk ağlayınca namazı kısa tutmak/hafif kıldırmak” hadisini açıklı

Zaman ve Mekânların Duaya Tesiri Var mıdır?

Dua etmenin yeri ve zamanı var mıdır? Zaman ve mekânların duaya tesiri var mıdır? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

Şu Üç Özellik Kimde Bulunursa O Kimse İmanın Tadını Alır

İmanın tadı nasıl alınır? Abdullah Sert Hocaefendi, imanın tadını alan kimselerin özelliklerini açıklıyor...

Kıble Yanlış Olursa Namaz Kabul Olur mu?

Kıble yanlış olursa namaz kabul olur mu ve namazı kaza etmek gerekir mi? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.