TARİHİMİZ

Dünya Osmanlı'ya Neden Hayran

Kuruluşundan itibâren “i‘lâ-yı kelimetullâh” yolunda yürüyen Osmanlı Devleti, yayılmış olduğu geniş sahada hiçbir zaman kuru bir cihangirlik dâvâsı gütmemiştir.

Osmanlı'da Engellilere Verilen Özel Eğitim

Altı asır dünyaya adâlet ve merhametle hükmetmiş Osmanlı Devleti’nde engelliler ve hastalar için sayısız vakıf ve rehabilitasyon merkezleri açılmıştır. Özellikl

Muzaffer Olmak İçin Yapılan Dua

Dua ile Rabbin yardımını niyaz etmek, her mü’minin şiârı olmalıdır. Zira ilâhî yardım bir kula erişecek olursa, onu hiçbir güç mağlup edemez.

Osmanlı'da Peygamber Sevgisinin Adabı

Osmanlı Devleti, pâdişâhından çobanına kadar bütün halkının Peygamber muhabbetiyle temâyüz ettiği bir devletti.

Hz. İsa (a.s.) ve Yol Arkadaşı

Hazret-i İsa (a.s.) ile yol arkadaşının ibretlik hikayesi...

Özgürlüğe Kavuşturan Ayet

Câfer-i Sâdık Hazretleri’nin başından geçen bir vakıa ve meydana gelen ibretlik hadise. Kur'an ve Sünnet'e saygının en güzel örnekliğinden biri olan Câfer-i Sâd

3 Şehid Sahabî ve Bir Bardak Suyun Sırrı

Üç şehid sahabî ve bir bardak suyun sırrı nedir? Kızgın çöllerde meydana gelen durumda çıkarmamız gereken dersler neler? İş o ibretlik vakıa...

Cehennem Ateşinden Koruyan Amel

Samimi bir şekilde yapıldığı takdirde kulu cehennem ateşinden koruyan amel nedir? Allah (c.c) yolunda tam bir teslimiyet içinde yürüyen muttaki kullarının vasıf

Tarihi Yazanlar ve Bozanlar

Hayvanlar için bir havyanlar tarihi yoktur. Canlı ve cansızların tarihi de insanlar tarafından insanlar için hazırlanmıştır. Hayvanlar geçmişlerinden yararlanar

Çanakkale Cephesinde Ramazan ve Bayram Nasıldı?

Çanakkale'de bir yandan bağımsızlığı için mücadele eden Türk askeri, diğer yandan bombardıman altında, siperlerde dini vecibelerini yerine getirmeye çalıştı.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.