TARİHİMİZ

El Emeğiyle Geçinen Peygamber

Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Davud aleyhisselâm ancak elinin emeğiyle kazan

Mevlana Halid-i Bağdadi Hazretlerinin Hikmetli Sözleri

Mevlânâ Hâlid-İ Bağdadi Hazretlerinin hikmetli sözlerinden bazıları...

Tevazuda Zirve

Hâlid-i Bağdâdî Hazretleri’nin mânevî makâmı yükselip Cenâb-ı Hakk’a yakınlığı arttıkça tevâzuu da artmıştır. Kalbini dâimâ kontrol etmiş, gaflete düşüp de Cenâ

Pek Çok Nafile İbadetten Faziletli

İmâm-ı Rabbânî Hazretleri bir mektubunda şöyle yazmıştır: "Fazîlet, Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in şerefli sünnetine uymaya; meziyet de O’nun getird

Bir Osmanlı Hanımefendisi

Bir Osmanlı hanımefendisinin hayatı nasıldı? Osmanlı kültürü almış bir İstanbul Hanımefendisi ve Osmanlı âilesi ne gibi özellikler taşıyordu? Bir Osmanlı hanıme

Mevlânâ Halid-i Bağdadi Hazretlerinin Faziletleri

Mevlânâ Hâlid-i Bağdâdî Hazretleri devamlı Cenâb-ı Hakk’a ilticâ ve tazarrû hâlinde bulunurdu. Sıkıntı ve meşakkatlere tahammül gösterirdi.

Şehzade Camiî ve Külliyesi

Şehzade Camisi ve Külliyesi ne zaman ve kim tarafından yapılmıştır? Şehzade Camiî’nin mimarı kimdir? Şehzade Camiî nerede? Şehzade Camiî tarihi, özellikleri, ha

Yavuz Sultan Selim Camiî ve Külliyesi

Yavuz Sultan Selim Camisi ve Külliyesi ne zaman ve kim tarafından yaptırılmıştır? Yavuz Sultan Selim Camisi nerede? Yavuz Sultan Selim Camiî tarihi, özellikleri

Dünyanın Gözlerini Kamaştıran Medeniyet

Osmanlı toplumunun yüksek ahlâkî meziyetleri, bütün dünyanın gözlerini kamaştırmış, muhtelif sebeplerle bizleri sevmeyen ve hattâ can düşmanımız olan Batılı sey

İstikamet Bin Kerametten Hayırlıdır

Sevenlerini dâimâ istikâmete ve sırât-ı müstakîm üzere bulunmaya teşvik eden Hâlid-i Bağdâdî Hazretleri, bir mektubunda şöyle buyurur...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.