TARİHİMİZ

Mute Savaşı'ndan Ümmete Hisseler

Müslümanların hayatılarına nadide birer örnek alması gereken çetin, zorlu ve bir o kadar bereketli bir hadise "Mute". İşte Mute'den ümmete hisseler...

Ashâb-ı Uhdûd Kıssası

Uhdûd ne demektir? Ashâb-ı uhdûd nedir, kimlere denir? Burûc suresinde geçen ashâb-ı uhdûd kıssasında ne anlatılmaktadır?

Gerçek Hürriyete Nasıl Kavuşulur?

Hürriyet ne demektir? Gerçek hürriyete nasıl kavuşabiliriz? Gerçek hürriyetin nasıl mümkün olduğunu anlatan kıssa.

Cami Pencerelerindeki Demirlerin Sırrı

Hemen hemen bütün Osmanlı camilerinde bulunan demir parmaklıkların özel bir anlamı var mı? İşte camilerin giriş pencerelerinde, avlularında, içinde mezarlar bul

Ulul Azm Peygamberler Kimlerdir?

Ulul azm ne demektir? Ulul azm peygamberleri kimlerdir? Ulul azm peygamberlerin isimlerinin geçtiği ayet hangisidir? Kısaca ulul azm peygamberlerin hayatı...

En Firasetli Hanımlar

En firâsetli kadınlar kimlerdir?

Osmanlı Devleti Mercidabık Muharebesini Nasıl Kazandı?

Mercidabık Savaşının sebepleri ve sonuçları nelerdir? Osmanlı Devleti Mercidabık Muharebesini nasıl kazandı?

Kanuni Sultan Süleyman’ın Sandık Vasiyeti

Kanuni Sultan Süleyman’ın mezarına konulmasını vasiyet ettiği sandığın içinde ne vardı?

Fatih Sultan Mehmet ile Rum Mimarın Mahkemesi

Rum mimar İpsilanti Efendi’nin, Fatih Sultan Mehmet’ten davacı olmasına sebep olan hadise ve Fatih’in yargılanması...

Osmanlı Padişahlarının Bilinmeyen Yönleri

Osmanlı sultanları; kimi söylediği bir sözle, kimi fiziksel özellikleriyle, kimi ise yaptığı işlerle yaşadığı döneme damga vurmuştur. İşte Osmanlı padişahlarını

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.