ÜMMET

11 Eylül Tasarısı Endişelendirdi

İslam İşbirliği Teşkilatı, 11 Eylül saldırılarında hayatını kaybedenlerin ailelerine Suudi Arabistan aleyhine dava açma imkanı tanıyan yasa tasarısının kabul ed

Bütün Cemaatleri Aynı Kefeye Koyma!

Zihin ve gönül dünyamızda “cemaat” kelimesi, Allah rızâsı için bir araya gelen güzîde bir topluluğu ifade etmektedir. Müslüman aslâ ferdiyetçi, hodgâm ve bencil

Suriye'de Bir Aylık Bebeğin Mucizevi Kurtuluşu

Suriye'nin İdlib ilinde savaş uçaklarının enkaza çevirdiği binadan 1 aylık Hamide bebek sağ kurtarıldı. Sivil savunma görevlisi Ebu Kilfe, enkazdan çıkarttığı b

Milliyetçiliğin Ümmete Zararları

İslam imanı zemininde, sevgi, merhamet ve dayanışma üçgeninde birleşmiş bir ümmet bünyesi, her türlü rahatsızlığın kesin merhemidir. Mümin duyarlığına dayalı üm

Birliğimizin Önünde En Büyük Engel!

Birlik önündeki en büyük engel, cehalettir. Bu cehalet sebebiyle imanın kıymetini, kardeşliğin faziletini, birliğin dirlik ve esenlik oluşunu bilemiyoruz.

Vatanlarına Dönme Umuduyla Sınırda Yaşıyorlar

Ülkelerindeki iç savaş ve terör örgütü PKK'nın Suriye'deki uzantısı PYD'nin baskıları nedeniyle yaklaşık 1,5 yıl önce Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesine gelen sığı

Almanya'da Camiye Bombalı Saldırı!

Almanya'nın Dresden kentinde bir camiye ve kongre merkezine eş zamanlı saldırı düzenlendi. Polis saldırıda patlayıcı ve yanıcı madde kullanıldığını ve olayın ya

Suriye'de 2 Milyon Kişi Susuz Kaldı

BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), Suriye’nin Halep kentine yönelik hava saldırıları sırasında kente su sağlayan istasyonların zarar görmesi nedeniyle yaklaşık

15 Temmuz Sonrası Türkiye ve Bölgedeki Yeni Denklem

Türkiye, 15 Temmuz başarısız darbe girişimi sonrası yaşadığı travmayı atlatmaya çalışıyor. Evet biraz zor olacak ama kanlı kalkışmaya karşı destansı bir direniş

Batı Dünyası Neden Türkiye'yi Hedef Alıyor?

Batı dünyası neden Türkiye’yi ve Erdoğan’ı hedef alıyor? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Batı’da sevilmemesinin gerekçeleri neler? Batı dünyası 15 Temmuz darbe girişim

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.