ÜMMET

"sahile Vuran Vicdanlarımızın Cesedidir"

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "Akdeniz sahillerine vuran çocuk cesetleri, dalgaların boğup sahile attığı bedenler, vicdanlarımızın cesedidir" dedi.

İstanbul'da Yaşayan Suriyeliler

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi’nin son verilerine göre; Türkiye'deki Suriyeli sayısının 700 bini geçtiği, İstanbul’da yaşayan Suriyeli sayısının ise 15

12 Milyon Suriyeli Yardıma Muhtaç

İspanyol yardım kuruluşu Accion contra el Hambre, 5 milyonu çocuk olmak üzere 12,2 milyon Suriyelinin insani yardıma ihtiyacı olduğunu bildirdi.

Ezanı " Essalâtü Hayrun Min Facebook" Diye Okudu

Mısır'ın kuzeyindeki Bahira kentinde sabah ezanına "Facebook" kelimesini eklediği gerekçesiyle bir müezzinin açığa alındığı bildirildi.

İran 'amerikan Planına' Hizmet Ediyor

İran ile Batı arasında 12 yıldır süren nükleer müzakerelerin sonunda nihayet bir uzlaşıya varıldı. Uzlaşı uluslararası kimi siyasi analizlere yansıdığı şekliyle

Türkiye'yi Daiş'le Tehdit Ediyorlar

Suruç'ta yaşanan hadisenin bir diğer boyutu Türkiye’yi DAİŞ ile etiketleme, DAİŞ’i destekleyen “terörist devlet” gibi gösterme gayretleridir. Bu kara propaganda

Suruç'ta 'üst Akıl' Var mı?

Suriye'de iç savaş devam ederken Türkiye'nin sınırında da gizli bir oyun sahneye koyuluyor. Bir yandan sınır hattı karıştırılıyor bir yandan da Türkiye içindeki

Suruç Saldırısıyla Hedeflenen Neydi?

DAİŞ’in bu saldırı ile Türkiye’de Türkler ile Kürtler arasına fitne sokmak ve barış sürecine darbe vurmanın sonuçlarından istifade etmeyi düşünmüş olabileceği d

"hristiyan Olmayan, Ölüme Mahkum Olsun"

Avrupa Birliği, 40 bin Suriyeli sığınmacının üye ülkeler arasında paşlaşılması konusunda anlaşmaya vardı. 5.5 milyon nüfuslu Slovakya'nın payına 200 Suriyeli mü

Yetimleri İçin Hayat Mücadelesi Veren Suriyeli Anneler

Ülkelerindeki iç savaşta eşlerini kaybeden Suriyeli kadın sığınmacılar, yetim kalan çocukları için hayat mücadelesi veriyor.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.